Temlik işleminin, bu iki şirket arasında organik bağ bulunduğu ve 3. kişinin davalı borçlunun alacaklılarından mal kaçırmak ya da alacaklılarını ızrar kastı ile hareket ettiğini bilebilecek kişilerden olduğu gerekçesi ile iptaline karar vermek gerekeceği-
Borçlunun konutunda ve borçlu elinde haczedilmiş olan menkuller bakımından “mülkiyet karinesi”nin, borçlu dolayısıyla alacaklı yararına sayılacağı; bu karinenin aksinin davacı üçüncü kişi tarafından güçlü ve inandırıcı delillerle kanıtlanması gerekeceği-
Önalım hakkı nedeniyle davalıya satılan payın iptali ve tesciline ilişkin davada, davacılar tapuda yapılan akdin tarafı olmadıklarından bunun trampa olmayıp satış olduğunu her türlü delil ile kanıtlayabilecekleri-
Borçlunun müvekkilinin eski eşi olup boşanma davası sonunda müvekkili lehine maddi-manevi tazminata hükmedildiği, borçlunun bunu sonuçsuz bırakmak mal kaçırmak kastıyla adına kayıtlı taşınmazı amcasının oğlu olan davalı 3.kişiye satarak devir ettiğini ileri sürdüğü, dava konusu taşınmazın rayicinin çok üstünde borçlu tarafından akrabası olan 3.kişiye satıldığı, boşanmaya neden olan olayların haksız fiil olarak boşanma davasından önce gerçekleşmiş olmasına göre tasarrufun iptaline karar verilmesi gerektiği-
Kıdem tazminatı, ücret alacağı, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, yıllık izin ücreti ile asgari geçim indirimi alacaklarının ödetilmesine-
Davacının, “satıştan hemen sonra kurulan ipoteğin muvazaalı oldu-ğunu” ileri sürmesi halinde, bu hususun da araştırılması gerekeceği-
Mahcuzun borçlu ile 3.kişi tarafından birlikte ellerinde bulundurulduğu, İİK.nun 97/a maddesinde öngörülen mülkiyet karinesinin borçlu, dolayısıyla alacaklı yararına olduğu, borcun doğumundan sonra yapılan satış ve devir işlemlerinin alacaklıdan mal kaçırmaya yönelik muvazaalı işlemler olduğu ve bu haliyle alacaklının haklarını etkilemeyeceği - Davalı 3.kişi tarafından ibraz edilen Çiftçilik Belgesi ve Çiftçi Kayıt Sistemine ilişkin kayıtların ibraz edilen tapu kayıt suretlerine göre oluşturulması mümkün olduğu gibi, dava açıldıktan sonra 3.kişi vekili savunmasında tapu kaydı itibariyle mülkiyet iddiasına dayanmasına karşın, bu savunmasından yaklaşık bir yıl sonra savunmasını değiştirerek satış sonrasında taşınmazın kullanımının adi nitelikli 17.9.2008 tarihli sözleşme ile müvekkiline bırakıldığını ileri sürmüş olup ibraz edilen kayıtlarla yasal mülkiyet karinesinin aksinin 3. kişi tarafından kesin ve güçlü delillerle ispat edildiğinden söz edilemeyeceği-
Feshin geçersizliğine ve işe iadesine-
Mirasbırakan babası ...'ın dava konusu 29 parsel sayılı taşınmazda tapu tahsis belgesi ile zilyet iken anılan taşınmazdaki haklarını ... Noterliğinin 14.03.2006 tarih ve10614 sayılı satış vaadi sözleşmesi ile davalı gelini H.'ya sattığını, satış sözleşmesinin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek satış vaadi sözleşmesinin iptali ile miras payı oranında iptal ve tescile, olmazsa tenkise-
Tarafların (sanıkların) boşanmış olmalarına rağmen aynı evde yaşamaya devam edip etmediklerinin zabıta araştırması yapılarak araştırılması, boşanmalarının muvazaalı olup olmadığının belirlenerek, varılacak bir sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.