Kira parasının ödenmesi ve tahliye istemli icra takibinin alacaklı yerine –kira sözleşmesini vekil sıfatıyla imzalamış olan- alacaklı vekili tarafından şahsen yapılamayacağı, taraf ehliyeti ile ilgili olan bu hususun kamu düzenine ilişkin olup süresiz şikayete tabi olduğu-
Dava konusu sitenin kat malikleri genel kurul karar defterinin dosya içerisine alınması gerektiği- Yöneticinin kat maliki olmadığı tespit edildiğinden, mahkemece öncelikle yöneticinin söz konusu davanın açılabilmesi için kat malikleri tarafından yetkilendirilme hususunun açıklığa kavuşturulması gerektiği- Kat malikleri genel kurulu tarafından yetki verilmemiş ise davacının aktif husumet ehliyeti bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerektiği-
Taşınır rehninin satışının ödeme veya icra emrinin tebliğinden itibaren en geç 1 sene (şimdi; 6 ay) içinde, ‘taşınmaz rehninin satışının ise aynı tarihten itibaren en geç 2 sene (şimdi; 1 yıl) içinde istenebileceği’ne dair olan İİK. 150/e hükmünün emredici hüküm olup mahkemece re'sen gözetilmesi gerekeceği; bu sürelerden sonra takip düşmüş olacağından yapılan ihalenin de sırf bu nedenle feshi gerekeceği-
İcra mahkemesinin  kararı ile şikayetçinin haczinin düşmemiş olduğuna karar verildiği görüldüğünden, şikayet konusu taşınmaz üzerinde 73.677,30 TL'lik haciz bulunduğu, taşınmazın satış bedelinin 55.000,00 TL olduğu ve paylaştırma sonucu borçluya iadesi gereken miktar kalmayacağı gerekçesiyle, birleşen dosyada şikayetin reddi gerektiği- Asıl dosyada ise, şikayet olunanın haczinin daha eski tarihli olduğu ancak şikayetçinin alacağının ilama dayandığı, İİK. mad. 100 gereği hacze iştirak ettiği, her iki alacağın da imtiyazlı alacak olmadığı, dolayısıyla paylaştırmanın garameten yapılması gerektiği-
Satış bedelinin bütün alacaklıların alacağını karşılamaya yetmemesi halinde, icra müdürünün sıra cetveli yapmak zorunda olduğu (İİK. mad. 100; 140)- Şikayet eden üçüncü kişinin, icra dosyasının tarafı olmasa da, haciz alacaklısı olması nedeniyle sıra cetveli düzenlenmesini talep etmekte hukuki yararı olduğu ve bu konudaki şikayette de aktif husumet ehliyetinin bulunduğu-
Somut olayda fabrika atıklarının dava konusu ......... parsel sayılı taşınmazdan ifraz edilen kamu orta malı kısmında kalıp kalmadığı hususu araştırılmaksızın karar verildiği, mahkemece bu husus yöntemince araştırılıp incelendikten sonra sonucuna göre, talebin niteliği dikkate alındığında, fabrika atıklarının kamu orta malı olarak ifraz edilen ........... parsel sayılı taşınmaz üzerinde kaldığının tespiti halinde davanın aktif husumet yokluğundan reddi gerekeceğinin, fabrika atıklarının belediye adına tapuda bırakılan kısımda kaldığının tespiti halinde ise tapu maliki belediyenin aktif husumet ehliyeti olduğu gözetilerek davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekeceğinin gözetilmesi gerekeceği-
Bozma üzerine devam eden yargılama sırasında, şikayete konu meskendeki miras hissesinin, 19/10/2016 tarihinde borçlu tarafından alacaklılara devredildiği, alacaklıların da taşınmazı 24/07/2018 tarihinde üçüncü bir kişiye devrettiği, dolayısıyla bu durumda şikayetin konusunun kalmadığı anlaşıldığından, mahkemece, şikayetin konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekeceği-
Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali davası-
Takipte taraf olmayan 3. kişinin, taraf olmadığı icra takip dosyasında borçlunun mallarına konulan haczin iptalini isteme hakkı bulunmadığı; bu haczin geçersizliğini ancak usulüne göre sıra cetveline itiraz davası açarak ileri sürebileceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.