-
“1998 ve 1999 Tasarısı”ndaki Gerekçe
“Madde 886 - Yürürlükteki kanunun 801 inci maddesini karşılamaktadır.
Maddeyle alacaklılara yeni malikin ipotekten kurtarma istemine karşılık olarak ‘taşınmazı açık artırma ile’ sattırma hakkı tanınmaktadır.”
-
“1984 Tasarısı”ndaki Gerekçe
‘Madde 804 - Madde, yürürlükteki kanunun 801. madde-sini karşılamaktadır; kaynak İsviçre Medeni Kanununun 829. maddesine uygun olarak üç fıkra halinde düzenlenmiştir. Yü-rürlükteki metnin birinci fıkrasının “bu müzayedenin ilânından sonra o talebin vuku bulduğu günden itibaren ikinci ay içinde yapılması lâzımdır” şeklindeki ikinci cümlesi “satış, icra daire-sinde İcra ve İflâs Kanunu hükümlerine göre yapılır” şeklinde değiştirilerek ayrı bir fıkra hâline getirilmiştir. Bu suretle, satışı yapacak makam ve satış işleri hakkında uygulanacak hükümler belirlenmiş olmaktadır. Başka hüküm değişikliği yoktur.’:
“b. Açık artırma
Madde 804 - İpotekten kurtarma ihbarına karşı alacaklılar, ihbarın tebliğinden itibaren bir ay içinde giderleri peşin ödemek suretiyle, ipotekli taşınmazın açık artırma yoluyla satılmasını isteyebilirler.
Satış, icra dairesince İcra ve İflâs Kanunu hükümlerine göre yapılır.
Açık artırmada elde edilen miktarın satış bedelinden veya malik tarafından takdir edilen bedelden fazla olması hâlinde, bu miktar ipotekten kurtarma bedeli sayılır. Artırma bedelinin fazla olduğu hallerde açık artırma giderleri mâlike; aksi hâlde bu giderler açık artırmayı isteyen alacaklıya ait olur.”
-
“1971 Tasarısı”ndaki Gerekçe
‘1) Terim ve ifade: 801 inci madde değerinden fazla bir borç için rehnedilmiş olan bir taşınmazı edinen yeni malik tarafından, rehnin kaldırılması için alacaklıya teklif edilen pa-raya alacaklının razı olmaması ihtimalini öngörerek, alacaklıya açık artırma isteminde bulunma yetkisini vermektedir. Bu sebeple kenar başlığa, (istemi) kelimesi eklenmiştir. Ayrıca terimler yukarıki maddelere uygun duruma getirilmiş, ifade sade-leştirilmiş ve açıklanmıştır.
2) Biçim değişikliği: Yürürlükteki metnin ikinci fıkrası ayrı ayrı iki kuralı kapsadığından iki ayrı fıkra durumuna geti-rilmiş, artırma giderlerine ilişkin olan fıkra yukarıya alınarak, bedelin alacaklılar arasında bölüştürülmesine ilişkin olan kural son fıkrada konulmuştur; zira bölüştürülecek miktar bilindiği gibi, artırma giderleri ve öteki bütün giderler çıkarıldıktan sonra geriye kalacak olan safi satış parasıdır. Burada şunu da hatırlatmak gerekir ki, İsviçre Medeni Kanununun bize alınmamış olan 830 uncu maddesi -ki eğer alınmış olsaydı Türk Medeni Kanununun 802 nci maddesi olması gerekecekti- açık artırma yerine, resmen değer biçilmesi usulünün de konulabileceğini öngörmekte ise de, bizde bunun uygulama imkânı görülmediğinden ve açık artırmanın en doğru yol olduğu sonucuna varıldığından, bir takım anlaşmazlıklara ve hatta kötüye kullanmalara sebep teşkil edebilecek olan bu kuralın, bu değiştirme tasarısına alınması uygun görülmemiştir. Tasarıda bu madde üç fıkra olmuştur.
3) Hüküm değişikliği: 801 inci maddenin birinci fıkrası, açık artırmanın ilânından sonraki ve istemin yapıldığı günden başlayarak ikinci ay içinde yapılması gerekeceğini saptamış ise de, bu artırmanın hangi esaslara ve yasa kurallarına göre hangi merci tarafından yapılacağına ilişkin bir kayıt koymamıştır. Durum böyle olunca, bu mesele bir dava konusu olacak ve mahkeme tarafından artırma yapılacak demektir. Bu ise burada güdülen amaca ve işlerin çabuk yürütülmesi gayesine aykırı düşmektedir. İcra ve İflâs Kanununun açık artırma usülleri bellidir. Bu sebeple bu maddedeki artırmanın, icra dairesince, İcra ve İflâs Kanunundaki kurallara göre yapılması daha uygun olacaktır. Esasen memleketimizde rehinli taşınmazın paraya çevrilmesi konusundaki işlemler İcra ve İflâs Kanununa göre yapılır. Bu nedenle 801 inci maddenin birinci fıkrasında değişiklik yapılarak, bu artırmanın icra dairesince, İcra ve İflâs Kanunu kurallarına göre yapılacağı açıkça belirtilmiş ve artık bir süre konulmasına ve ilân gerekliliğine dair cümleler lüzumsuz gö-rülerek, 801 inci maddenin birinci fıkrasının ikinci cümlesi metinden çıkarılmıştır. Şunu da açıklamak gerekir ki, 801 inci maddenin birinci fıkrasına göre, icra dairelerince yapılacak iş-lem, alacaklıların istemi üzerine, bir dosya açılarak, açık artırmanın İcra ve İflâs Kanunundaki usule göre, ilânla başlayarak yapılması olup, ödeme emri tebliği vesaire gibi, daha önceki icra kovuşturması işlemleri değildir. Hç şüphe yok ki, bu açık ar-tırma taşınmazın bulunduğu yerin bağlı olduğu icra dairesince yapılır.’:
“b) Açık arttırma istemi
Madde 801 - İpotekli alacaklılar, taşınmazı edinen ki-şinin, onu ipotekten kurtarmak için ödemek istediği paraya ilişkin teklifinin yazılı olarak kendilerine bildirildiği tarihten itibaren bir ay içinde, giderlerini peşin vererek icra kovuşturması yoluna başvurup, rehinli taşınmazın açık arttırma ile satılmasını isteyebilirler; bu arttırma, icra dairesince, İcra ve İflâs Kanunu kurallarına göre yapılır.
Arttırmada tekliften daha yüksek bir para elde edilmişse, arttırma giderleri ipotekten kurtarma teklifini yapan yeni ma-like, tekliften daha az bir para elde edilmişse, artırmayı isteyen alacaklıya düşer.
Arttırma sonucunda, ipotekten kurtarmak için teklif e-dilen paradan daha yüksek bir para elde edilmişse, bu para, alacaklılar arasında, derecelerine göre bölüştürülür.”