“Madde 1010 - Yürürlükteki kanunun 920 nci maddesini karşılamaktadır.

Yürürlükteki maddenin, birinci fıkrasının (1) numaralı bendindeki, hakların korunmasına ilişkin mahkeme kararlarından başka, şerh verilebileceği ifade edilen ‘icrai iddia zımnında müttehaz resmî kararlar’ın, bu bentte, yer almasının anlamı bulunmadığı öğretide açıklanmış bulunmaktadır. Bu açıklamalar dikkate alınarak maddede ‘çekişmeli hakların korunmasına ilişkin mahkeme kararları’ ifadesine yer verilmiştir.”

‘Madde 927 - Madde, yürürlükteki kanunun 920. madde-sini karşılamaktadır.

Birinci fıkranın (1) numaralı bendinde, yürürlükteki ka-nunda çekişmeli hakların korunmasına ilişkin mahkeme kararlarından başka, şerh verilebileceği ifade edilen “icraî iddia zımnında müttehaz resmî kararlar” ın bu bentte yer almasının anlamı bulunmadığı doktrinde açıklanmış bulunmaktadır. İsabetli bulunan bu açıklamalar dikkate alınarak sözü geçen bent “çekişmeli hakların korunmasına ilişkin mahkeme kararları” tarzında ifade edilmiştir.

Diğer fıkralarda esasa ilişkin bir değişiklik yapılmamıştır. Ancak ikinci fıkrada, şerhin etkisi, kaynak İsviçre Medeni Kanu-nunun 960. maddesinin hükmü dikkate alınarak ifade edil-miştir.’:

“b. Tasarruf yetkisinin kısıtlanmasında

Madde 927 - Aşağıdaki sebeplere dayanan tasarruf yetkisi kısıtlamaları tapu kütüğüne şerh verilebilir:

1. Çekişmeli hakların korunmasına ilişkin mahkeme ka-rarları,

2. Haciz, iflâs kararı veya konkordato ile verilen mehil,

3. Aile yurdu kurulması, ardmirasçı atanması gibi şerh verilmesi kanunen öngörülen işlemler.

Tasarruf yetkisinin kısıtlamaları, şerh verilmekle o taşınmaz üzerinde sonradan kazanılan hakların sahiplerine karşı etkili olur.”

‘1) Terim ve ifade: Terimler yukarıki maddelere uygun duruma getirilmiş, (takyit) terimi yerine yukarıda 657 nci maddenin gerekçesinde belirtilen nedenlerle (kısıntı) terimi tercih edilmiş, ifade sadeleştirilmiş ve açıklanmıştır.

2) Biçim değişikliği, yoktur.

3) Hüküm değişikliği: Bu maddenin ilk alınışında, son fıkrada (sonradan iktisap olunan rehin sahiplerine karşı) ibaresi yer almış ise de, bu yanlış aktarma doktrinde, yalnız rehin haklarının değil bütün hakların sahiplerine karşı olarak yorumlanmış ve esasen sonradan çıkarılan Medeni Kanun metinle-rinde yukarıki kelimeler düzeltilip (iktisap olunan her nev’i hakların sahiplerine karşı) biçimine konulmuş olduğundan bu öntasarıda da (sonradan edinilen bütün hakların sahiplerine karşı) biçimine konulmuştur.’:

“2. Tasarruf kısıntılarında

Madde 920 - Taşınmazlar üzerinde aşağıdaki sebeplerle doğan tasarruf kısıntıları tapu kütüğüne şerh verilebilir:

1- Çekişmeli hakların veya icra kovuşturması sonucunda gerçekleştirilebilir duruma gelen istemlerin korunması için veri-len resmî kanıtları;

2- Haciz, iflâs kararı veya konkordato ile verilen süre;

3- Aile yurdu kurulması, ardmirasçı atanması gibi, tapu kütüğüne şerh verilmelerine yasaca müsaade edilen hukukî işlemler.

Tasarruf hakkının kısıntıları, tapu kütüğüne şerh verilin-ce, sonradan edinilen bütün hakların sahiplerine karşı ileri sürülebilir.”