Paraların paylaştırılması hakkındaki kaideler bu babın 4 üncü kısmında 144 üncü maddeye kadar yeni maddede gösterilmiştir.

Haczedilen malların bir kısmı veya tamamı satıldıktan sonra hepsinin satılmasına intizar edilmek veya pay cetveli tanzim olunmak sebepleriyle, alacaklılara hiç para verilemediği, şikayetler meyanında beyan olunduğundan, avans olarak alacaklılara hiç para verilemediği beyan olunduğundan, avans olarak alacaklılara para verilebileceği de kolaylık temini mülahazasıyla tecviz edilmiştir.

Paylaştırmada takip masrafları, yani haciz ve paraya çevirme ve paylaştırma muamelelerinin masrafları, önce satış tutarından alınıp masrafı evvelce vermiş olanlara tahsis edilir ve artanı da faizle beraber alacakları nisbetlerinde paylaştırılır. Borçluya tahmil edilecek alacaklının masrafları arasına takip, avukat veya dava vekili marifetiyle yapılmış ise alacağın yüzde üçünden aşağı olmamak üzere icra memuru tarafından takdir edilecek ücreti de kabul edilmiştir. Borçlunun sebebiyet verdiği bir halden ileri gelen alacaklının avukat ücretinin icra işlemlerinde de kabulü lüzumuna dair bir çok mütalaanamelerde beyan edilen fikir encümence de musip görülmüştür.

«Değişikliğe tâbi tutulmak istenilen mer’i kanundaki üçüncü fıkra, icra memurunun vekille takibedilen işlerde yüzde üçten aşağı olmamak üzere vekalet ücreti tayin edeceğini göstermektedir. Diğer taraftan 3499 sayılı Avukatlık Kanununun ve bu kanuna göre hazırlanan «Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi» icra takipleri için tayin olunacak vekalet ücretini de göstermektedir.

Bu sebeple maddenin bu fıkrasında yapılan değişiklikle, vekille takibedilen işlerde icra memurunun, avukatlık ücret tarifesi gereğince vekalet ücretini tayin etmesi esası kabul edilmiş, alacaklı ile borçlunun vekalet ücretinin miktarı hususunda sözleşme yapmış olmaları icra memurunun tarifeyi uygulamasına müessir olmaması gösterilmek suretiyle yeniden düzenlenmiştir.»