Gemi taşıma sözleşmesinden doğan tazminat istemi ile navlun bedelinin iadesi istemine ilişkin davada, hasarın yükleme ile birlikte davalıya (ister üst taşıyan kabul edilsin, ister taşıma işleri komisyoncusu kabul edilsin) geçtiğine ve taşıma sırasında gerek yükten, gerekse navlun bedelinden dolayı davacı taşıtanın aktif husumet ehliyetinin bulunmadığına karar verilmesi  doğru mudur?
Yabancılık unsuru taşıyan uyuşmazlıklar bakımından taraflar yetki sözleşmesi yapabilirlerse de, Türk mahkemelerinin MÖHUK 47. maddesine istinaden münhasır yetkisinin olduğu hallerde bu yönde bir sözleşme yapılmasının mümkün olmadığı, TTK. mad. 105/2 son cümle uyarınca, yabancı tacirler hesabına acentelik yapanlar bakımından müvekkili adına Türkiye’de dava açılması halinde sözleşmedeki yetki şartının MÖHUK gereğince geçersizliği öngörüldüğüne göre, madde hükmü ile bu nitelikteki uyuşmazlık bakımından Türk mahkemelerinin münhasır yetki taşıdığının kabul edilmesi gerekeceği-
Davalı tarafın donatanı olduğu gemiye, davacıya ait çimentoların yüklenmesi sırasında oluşan zararın tazmini, bu alacakla ilgili olarak gemi alacaklısı hakkının ve kanundan doğan rehin hakkının tanınması istemlerine-
  • kayıt gösteriliyor