Terekenin resmi defterinin tutulması talebine ilişkin davada; mahkemece tereke mevcudunun araştırılmadığı, yasal zorunluluğa rağmen tereke defterinin tutulmadığı görülmekte olup; UYAP üzerinden alınan TAKBİS raporuna göre murisin adına kayıtlı 11 taşınmaz olduğu, o halde; mahkemece, tereke aktifinin tespiti amacıyla murisin ölüm tarihi olan 26.10.2014 itibariyle tapuda gayrimenkul kaydının, bankalarda mevduat hesabının ve trafik sicilinde araç kaydının bulunup bulunmadığının araştırılması için ilgili tapu, banka ve emniyet müdürlüklerine yazı yazılması, tespit edilen gayrimenkul ve araç için konusunda uzman bilirkişiler refakatiyle keşif yapılarak değerleri tespit edilerek tereke defterine kaydedilmesi gerektiği- Tereke defterinin tutulmasından sonra TMK’nun 626 vd. maddeleri uyarınca; beyanda bulunmak üzere mirasçıların beyanda bulunmaya çağrılması gerektiği, mahkemece kanunda belirtilen usullere uygun araştırma yapılıp tereke defteri tutulmadan ve mirasçıların tümüne yasada belirtilen süre içerisinde, mirasın tutulan defter gereğince kabul veya ret için beyana davet edilmeden hüküm kurulmasının doğru olmadığı-
Resmi defter tutma işleminin devamı müddetince tereke borçları nedeniyle icra takibi yapılamayacağı-
Mahkemece yapılacak iş, terekenin mevcudiyetini, alacak ve borç müfredatını, her malın takdir olunacak kıymetleriyle birlikte deftere geçirmek, nerede bulunduklarını belirtmek, ölenin alacaklılarıyla borçlularını belirli bir müddet içerisinde (TMK.md.621) kayıt ve beyana davet için ilan yapmak muayyen sürenin sonunda defter tutma işlemine son vermek ve defteri incelemeleri için mirasçıları ve diğer ilgilileri çağırmak ve inceleme süresi vermek (TMK.md.626) bundan sonra mirasçıları, tutulan defter gereğince mirası kabul veya red için beyana davet etmek ve bu beyanların sonucuna göre işlem yapmaktan ibaret olduğundan, bu yol izlenmeden, nitelendirmede hata ile yazılı şekilde hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olacağı-(TMK 626)
Defter tutma işlemine son verildikten sonra, mirasçıların «bir ay zarfında» mirası «red», «tutulan defter gereğince kabul», «mutlak surette kabul» yahut «resmi tasfiye talebinde bulunmaya» davet edilmeleri gerekeceği -
Defter tutma işlemine son verildikten sonra, mirasçıların «bir ay zarfında», mirası «red», «tutulan defter gereğince kabul», «mutlak su-rette kabul» yahut «resmi tasfiye» talebinde bulunmaya» davet edilmeleri gerekeceği -
Mirasçılardan birinin mirası kabul etmiş olmasının, diğer miras-çıların MK. 626’daki seçimlik haklarını kullanmalarına -yani; tutulan defter gereğince mirası kabul etmelerine- engel teşkil etmeyeceği -
Mirasçılara sorulmadan, re’sen tasfiye işlemine başlanamayacağı -
  • kayıt gösteriliyor