Davacı "kasko sigortalısının, aracını davalının çalıştığı tamirhaneye bıraktığını, davalının aracı sigortalının izni olmadan özel işi nedeniyle tamirhane dışına çıkarttığını ve kaza yaptığını" ileri sürerek hasar bedelinin ödendiğine ilişkin tazminat makbuzu ve ibranameye dayanarak rücu talebinde bulunulmuş, davalı taraf ise "sigortalının izni ile aracı kullandığını, ilçede boya işi yapılamayacağından bilgi ve izin dahilinde ilçe dışına çıkıldığını" savunmuş olup mahkemece davalının sigortalının eyleminden sorumlu bulunduğu kişi kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği araştırılmadan hüküm kurulamayacağı- Kasko sigortasında, sigorta ettirenin izni ile aracı kullanan kişinin eylemini sigorta ettirenin dışında mütalaa etmek ve bu kimseyi üçüncü kişi olarak kabul etme imkânının bulunmadığı- Davalının sigorta ettirenin rızası ile aracın kullanıldığı sonucuna varılırsa temlik hükümleri, eTTK m. 1278 ve 1301 uyarınca davanın reddine karar verilmesi gerektiği- Aracın alınmasında davacının rızasının bulunmadığı sonucuna varılırsa; davacının sigorta sözleşmesi kapsamında rücu imkânı bulunmamakta ise de, dava dışı sigorta ettiren uğradığı zarar nedeniyle zarar sorumlularından talep edebileceği alacağını, TBK hükümleri uyarınca davacı şirkete temlik ettiğinden, davacının sigorta ilişkisi dışında alacağın temliki hükümlerine göre de talep hakkı bulunduğu-
Araç kira sözleşmesi ve kesinleşmiş mahkeme kararı uyarınca davacı kiracı tarafından, sigortalı olan dava dışı şirkete ödenen hasar bedelinin aracın kasko sigorta şirketinden tahsili istemi ile açılan eldeki dava dosyasında, davacı kiracının taraf sıfatının bulunup bulunmadığı- Sigortalı dava dışı şirketin uğradığı zararın, davacı şirket tarafından aralarındaki araç kira sözleşmesi hükümlerine istinaden mahkeme kararı sonucu tazmin edildiği, davacının kira sözleşmesi ve kesinleşmiş mahkeme kararına istinaden davalı kasko şirketinden tazminat talebinde bulunduğu uyuşmazlıkta, alacağın davacıya temliki veya devrine dair dosyada herhangi bir belge-bilgi bulunmadığı, bu durumda nispilik ilkesi ve ilgili mevzuat uyarınca davalı sigorta şirketine karşı ancak kendi akidi tarafından dava açılabileceği, davacı kiracının taraf sıfatı bulunmadığı- Taraf sıfatının yokluğunun yargılamanın her aşamasında ileri sürülebileceği ve mahkemece kendiliğinden nazara alınması gerektiği- 
Kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemi-
Kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemi-
Kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan alacak istemi- Sigorta ettirenin rizikonun gerçekleştiği veya gerçekleşme ihtimalinin yüksek olduğu durumlarda zararın önlenmesi ve azaltılması ve engel olunması için imkanlar dahilinde önlemler almakla yükümlü olduğu ve bu yükümlülüğe aykırılık sigortacı aleyhine bir durum yaratmış ise kusurun ağırlığına göre tazminattan bir indirim yapılacağı-  Davaya konu riziko poliçe vadesi içinde meydana gelmiş ve söz konusu hasarın davacının aracını kiralayanın çalışanının dava konusu biçerdöver ile aynı depoda bulunan dava dışı başka bir biçerdöverin tamiri sırasında kaynak makinesinden çıkan kıvılcımlar sebebi ile yangının meydana geldiği, dava dışı çalışan aleyhinea açılan ceza davasında verilen cezanın da HAGB'e çevrildiği, çalışanın kendi aracının tamiri sırasında kaynak makinesinden çıkan kıvılcımlar sebebi ile yangının meydana gelmesine sebep olduğu, davacının kiralayanın çalışanının zararın artmasına neden olup olmadığı, zararın meydana gelmemesi için gerekli tedbirlerin alınıp alınmadığı, tedbirler alınmadı ise tazminattan indirim yapılıp yapılmayacağı hususunun ceza dosyası da değerlendirilerek karar verilmesi gerektiği- Belirsiz alacak davası olarak açılan davada, davacının alacağının tamamına talep gözönüne alınarak. ... tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekirken, ıslah ile artılan miktarın, ıslah tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesinin hatalı olduğu-
  • kayıt gösteriliyor