Dava, yörede yapılan kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın davacı adına tescili isteğinden ibarettir.. Mahkemenin bozmadan önceki kararında,... tarihli raporda (B) harfi ile gösterilen 9.672,22 metrekarelik taşınmaz bölümü hakkında verilen ret karar davacı tarafından temyize getirilmediği için davalı Hazine lehine usuli kazanılmış hak oluştuğu halde bu kez hükme esas alınan .... tarihli bilirkişi raporunda yine (B) harfi ile gösterilen 9.672,22 metrekarelik aynı bölümün davacı adına tesciline karar verilmesi doğru olmamıştır. Hal böyle olunca; fen bilirkişisi tarafından düzenlenen tarihli rapor ekinde yer alan krokide (B) ile gösterilen 9.672,22 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz bölümüne yönelik açılan davanın reddi ile Hazine adına tesciline karar verilmesi gerekirken, davalı taraf yararına doğan usuli kazanılmış hakkı ortadan kaldıracak şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.

Taraflar arasında görülen kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın tescili davasında bozma kararına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne ilişkin karar, süresi içinde davalı Hazine vekili ve dahili davalı Eyyübiy ...