Toplu iş sözleşmesinden faydalanmaya başlayan ve toplam akçeli menfaatlerinde artış meydana gelen davacı işçinin çıplak ücretinin toplu iş sözleşmesi hükümleri ile düşürülüp düşürülemeyeceği ve davacı işçinin fark ücret alacağına hak kazanıp kazanmadığı- Davacının taraf sendikaya üye olup işyerinde uygulanmakta olan toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya başladıktan sonra toplu iş sözleşmesi hükümleri kapsamında günlük ücretinde (yevmiyesinde) düşüş olmuş ise de akçeli menfaatlerinde bir bütün olarak artış meydana gelmiş ve geliri yükselmiş olup davacının fark ücret alacağına hak kazanmayacağının kabul edilmesi gerektiği- Yararlılık ilkesinin, bireysel ve toplu iş sözleşmesindeki aynı amaca yönelik hükümlerinin gruplandırılarak yapılan bu karşılaştırma neticesinde işçinin bireysel iş sözleşmesine nazaran çok daha fazla avantajlı bir konuma geldiği- Objektiflik ölçütü açısından da işçi yararına bir sonucun gerçekleştiği açıkça görülmekle işçinin bir yandan bireysel iş sözleşmesindeki günlük çıplak ücretinin esas alınmasını, diğer taraftan da toplu iş sözleşmesi ile öngörülen ücret kriterlerinin uygulanmasını istemesinin mümkün olmadığı- "Davacının ücretinin tek taraflı olarak düşürülemeyeceği, aksi durumun kabul edilmesinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22 nci maddesine aykırı olacağı" görüşünün HGK çoğunluğunca benimsenmediği-

1. Taraflar arasındaki işçilik alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Elazığ İş Mahkemesince verilen davanın kısmen kabulüne ilişkin karar davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesince yapıla ...