3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesi hükmüne göre, bu kanunda yazılı belgelerden birisi ile ispatı yoluna gidilmeyen hallerde, zilyedin aynı çalışma alanı içinde kazanabileceği miktarın sulu toprakta 40, kuru toprakta 100 dönümü geçemeyeceği, anılan hüküm göz önünde tutularak 1617 sayılı Yasa’nın yürürlüğe girdiği 26.07.1972 tarihinden sonra davacı adına kadastro yolu ile tescil edilmiş taşınmaz veya taşınmazlar var ise bunların miktarlarının, çalışma alanlarının, tescil tarihlerinin Tapu Müdürlüğü ile Kadastro Müdürlüğünden, açılmış dava olup olmadığının ise o yer Hukuk Mahkemeleri Yazı İşleri müdürlüğünden sorulup belirlenmesinin gerekeceği-

Davacı kazanmayı sağlayan eklemeli zilyetlik hukuksal nedenine dayanarak dava konusu 166 ada 16 parselin 3000 m2'lik kısmının ifrazen iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı Hazine temsilcisi, davanın reddini savunmuştur. Ma ...