Daha önce Yargıtay 1., 7., 16. ve 17. Hukuk dairelerinde temyizen incelenen benzeri davalarda aynı vakfın sahih vakıf olduğunun ve vakfiye kapsamının kesinleşmiş ilamlara bağlandığı, anılan ilamların eldeki dava bakımından güçlü delil oluşturacağı, bu durumda bilirkişilerin vakfın sahih vakıflardan olmadığı yönündeki raporlarına bu deliller karşısında itibar etme olanağının bulunmadığı, ne var ki bir taşınmazın vakıf malı olduğunun kabul edilebilmesi için vakfın genel sınırları içinde kalmasının yeterli olmayıp vakfedilen mallar arasında bulunup bulunmadığının ayrıca saptanmasının gerekeceği-

Taraflar arasındaki  “tapu iptali, tescil” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda;  Pozantı Asliye Hukuk Mahkemesi’nce  davanın  reddine  dair verilen  24.12.2001  gün ve  2000/367 E. 2001/388  K. sayılı kararın incelenmesi  davacı vekili tarafı ...