Satış ilanı tebliğinin, şikayetçinin tebliğ tarihinden önce azlettiği vekile yapıldığı ve bu azlin, şikayetçinin alacaklı olduğu takip dosyasına yeni vekil tarafından tebliğ tarihinden önce bildirildiği anlaşıldığından, tebliğ tarihinde şikayetçinin vekili konumunda olmayan vekile yapılan tebligatın geçerli olmadığı-  Mahkemece, haciz alacaklısı şikayetçi üçüncü kişinin, "tapudaki ilgili" sıfatını haiz olmasına ve dolayısıyla satış ilanı tebliğinin zorunlu bulunmasına rağmen, anılan yasal zorunluluğun yerine getirilmemesi nedeniyle ihalenin feshine karar verilmesi gerektiği-
Şikayet dilekçesine ekli vekaletnamede, şikayetçi asilin adresinin mevcut olup, bu adresin de yurt içinden olduğu tespit edilmiş olduğundan İİK. nun 134/2.maddesinde hüküm altına alınan yurt içinde adres gösterme koşulunun yerine getirildiğinin kabulü gerekeceği-
Satış ilanının borçluya, alacaklıya ve tapudaki ilgililere tebliğ edilmemesi ya da usulsüz tebliği ihalenin feshi nedeni olduğu- Şikayetçi taşınmaz hissedarına satış ilanı tebliğ edilmediği gibi şikayetçi borçluya TK'nun 21/2'ye uygun meşruhat içermeyen tebligat gönderildiğinden ihalenin feshi isteminin kabul gerektiği-
Haciz alacaklısı şikayetçi üçüncü kişiye satış ilanı tebliğ edilmediği için ihalenin feshine karar verilmesi gerekeceği-
Bir mahkeme kararına dayanılarak M.K. 934 gereğince hükmen iptal edilmiştir şerhi tapu siciline işlendiğine göre, şerh kaldırıldığı anda iptal kararı hükmünü kaybedeceğinden bu hususun tapu sicil müdürünün yetkisi dışında kaldığı, ancak tarafların dava açabileceği-
İhalenin feshini isteyebilmek için "adres gösterme zorunluluğu"nun, ihaleye pey sürerek katılan ve ihalenin feshini isteyen üçüncü kişiler için getirilmiş olup, alacaklı ve borçlunun adresleri dosyada mevcut olduğundan bu kişilerin ihalenin feshi taleplerinin bu nedenle reddedilemeyeceği-
Taşınmaz üzerinde başka icra dosyası nedeniyle haczi bulunan alacaklının “tapudaki ilgili” sıfatıyla ihalenin feshini isteyebileceği-
Hacze dayanak yapılan tasarrufun iptali ilamında, İİK'nun 283/1. maddesi hükmüne uygun olarak yalnızca satış işleminin iptaline karar verilmekle yetinilmiş olup, 3. kişi adına olan tapu kaydının iptali ile borçlu adına tesciline dair bir hükmün kurulmadığı, bu nedenle taşınmazın mülkiyetinin 3. kişiye ait olduğu, bu durumda şikayetçi taşınmazın maliki olduğuna göre İİK'nun 134. maddesinde belirlenen “tapudaki ilgili” sıfatı bulunduğundan ihalenin feshini istemeye hakkının olduğu-
İhale konusu taşınmazın tapu kaydının incelenmesinde, şikayetçi adına 16.07.2012 tarihli haczin bulunduğunun, icra müdürlüğünce 24.09.2014 tarihinde satış kararı verilmesinin ardından satış ilanının şikayetçi haciz alacaklısı vekiline de 23.10.2014 günü tebliğ edildiğinin görüldüğü, bu durumda şikayetçinin haciz alacaklısı konumunda olup, İİK'nun 134/2. maddesi gereğince ihalenin feshini isteyebilecek tapudaki ilgililerden olduğu-
İhalenin feshi talebinde bulunan şikayetçinin borçlunun vasisi ise de; icra takibinde alacaklı ya da borçlu olmadığı gibi, pey sürmek suretiyle ihaleye de iştirak etmediği, tapudaki ilgililerden de olmadığı, bu nedenle ihalenin feshini isteyebilecek kişilerden olmadığından mahkemece; adı geçen şikayetçinin isteminin aktif husumet yokluğundan reddine karar verilmesi ve işin esasına girilmeden husumet yokluğundan davanın reddi nedeniyle aleyhine para cezasına hükmedilmemesi gerekeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.