Şikayet hakkının Anayasal bir hak olduğu, bu nedenle hakkında yapılan şikayette (ya da bunun sonucunda açılan ceza davasında) haklı çıkan (lehine «takipsizlik» veya «beraat» kararı verilen) tarafın, sırf bu nedenle şikayette bulunan kişiden manevi tazminat isteyemeyeceği, şikayetçinin ancak (kasten) davacıya zarar vermek amacı ile veya hiçbir duyum ve belirti olmadan sırf şüphe üzerine ağır bir suçlamada bulunarak şikayette bulunmuş olması halinde, davacıya manevi tazminat ödemeye mahkum edilebileceği–
MK.426 hükmünün aile hukukunu ilgilendiren uyuşmazlıklarda uygulanabileceği, kooperatif üyelerinin genel kurul toplantısını yapabilmek için, mahkemeden yönetim kurulu yerine geçecek kayyım tayinini isteyemeyeceği–
Taraflar arasındaki kooperatif genel kurulunun toplantıya çağrılmasına izin davası-
Taraflar arasındaki kooperatifin sicilinden terkini davası-
Taraflar arasındaki kooperatif genel kurulunun olağanüstü toplantıya çağırılmasına izin verilmesi davası-
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 83. maddesinin 1. fıkrasındaki üç aylık hak düşürücü sürenin iptal edilebilir kararlar için öngörülmüş olduğu; yok veya mutlak butlanla hükümsüz sayılan kararlar acısından birinci fıkradaki hak düşürücü sürenin uygulanmayacağı-
İşin oluşundan önce onay vermekle, sonradan icazet vermek arasında hukuki sonuç bakımından fark bulunmadığı–
Kat malikleri kurulu kararları iptal edilinceye kadar geçerli olup, toplantının yapıldığı tarihte yönetimin seçimine dair kat malikleri kurulu kararı iptal edilmediğinden yöneticinin yönetici sıfatıyla kat maliklerini toplantıya çağırmasında yasaya aykırılık bulunmadığı-
Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık, iflâsın ertelenmesi talebine ilişkin eldeki davada, Özel Dairece verilen birinci bozma kararı sonrası alınan asıl ve ek bilirkişi raporlarının hükme esas alınıp alınamayacağı, buradan varılacak sonuca göre mahkemece verilen kararın yerinde olup olmadığı-
Geri çevrilme yapılarak getirtilen yönetim kurulu kararı incelendiğinde 5 kişilik yönetim kurulunun 4 üyesinin şirket merkezinde toplanarak genel kurula çağrı kararı aldığı ve bu nedenle yönetim kurulunun bu toplantısının TTK'nın 390/1. maddesinde gösterilen nisaplara uygun olarak yapıldığının anlaşıldığı; bu durumda mahkemece, yönetim kurulu kararı dosya içerisine getirtilip incelenmeden yönetim kurulu kararının 2 kişi ile alındığı gerekçesi ile yazılı olduğu şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.

  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • 6
  • kayıt gösteriliyor