Muvazaa iddiasına dayalı olarak sıra cetveline itiraz istemine ilişkin davada, Davalı savunmasında, "bedeli paylaşıma konu taşınmazın sit alanı dışına çıkarıldığından bahisle borçlu adına tescilinin gündeme geldiğini, tescile ilişkin bu işlemlerin icra müdürlüğü tarafından verilen yetkiyle kendilerince takip edilerek tamamlandığını, taşınmazın bu şekilde borçlu adına tescil edildiğini, öte yandan Borçlunun mirasbırakanından intikal eden mirası alacaklılarının aleyhine olacak şekilde reddettiğini, kendileri tarafından mirasın reddinin iptali davası açıldığını" ileri sürmesi ve bu hususların dosya kapsamındaki belgelerle ispatlanmış olması ayrıca davalı borçlu tarafından davacı aleyhine ikame edilmiş kambiyo senetlerine karşı şikayet davası ile ihalenin feshi davaları bulunduğunun da sabit olması karşısında davalı alacağının muvazaalı olduğundan bahsetmek mümkün görünmediği-
Mirasın reddinin iptali davası miras bırakanın alacaklısı tarafından açıldığından hak düşürücü süreye tabi olmadığı-
Davacı SGK.'nın 6183 s. K. mad. 24 vd. gereğince tasarru­fun iptali istemine ilişkin açtığı davanın sigorta müdürlüğünün bulunduğu yer iş mahkemesinde görülmesi gerektiği- (5510 s. K. ad. 88, 101)-
Türk Medeni Kanunu'nun 617. maddesinin birinci fıkrasında yer alan “...ret tarihinden başlayarak altı ay içinde...” ibaresinin Anayasa'ya aykırı olmadığı-
Davacı mirasçılardan ... hileli hareketlerde bulunduğunu, murise ait evde ölene kadar oturacağını vaadettiğini ancak daha sonra bu evin satıldığını ileri sürerek mirası ret hükmünün iptalini talep etmişse de bu iddiasını kanıtlayamadığı, davacı ile mirasçı ... arasında imzalanan sözleşmede, ...'e ait evde davacının ölene kadar oturacağının kararlaştırıldığı, delil olarak sunulan bu sözleşmede, konu olan meskende davacının ölünceye kadar oturmasına dair rızanın, davacının mirası reddi karşılığında verildiğine yönelik bir ifadenin bulunmadığı, yine davacının gösterdiği tanıkların beyanları, davacıdan nakledilen bilgileri içermekte olup, davacının iradesinin sakatlandığını ispatlar nitelikte olmadığı açıklanan nedenlerle ispatlanamayan davanın reddine karar verilmesi gerektiği-
Mirasın reddinin iptali istenmesine ilişkin açılan davada, malvarlığı borcuna yetmeyen mirasçının alacaklılarına zarar vermek amacıyla mirası reddetmesi durumunda alacaklıları veya iflas idaresi kendilerine yeterli bir güvence verilmediği takdirde ret tarihinden başlayarak 6 ay içinde reddin iptali hakkında dava açabileceğinden(TMK. mad. 617),  davalı tarafından mirasın 09.10.2013 tarihinde reddedildiği ve eldeki davanın maddede belirtilen altı aylık süre geçmeden 10.02.2014 tarihinde açıldığı anlaşıldığı- Süresinde açılan dava incelenerek esası hakkında karar verilmesi gerektiği- 
TMK'nun 617.maddesinde düzenlenen mirasın reddinin iptali davasının, borçlu mirasçının mirası reddettiği günden itibaren altı aylık süre içinde açılması gerekeceği-
Mirasın reddinin iptali davasında görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.