Yaşlılık Aylığı- Kurumun Yanlış Bilgi Vermesi- Maddi Tazminat Talebi-

Davalı Kurumun davacıya yaşlılık aylığı bağlanabileceğini bildirmesi üzerine, bu bildirime güvenerek davacı işinden ayrıldığı için ve kurum bilahare hesabı yanlış yaptığını ve aylık bağlanamayacağını bildirmesi nedeniyle davacının işinden ayrılıp işsiz kalmasından dolayı kurumdan gerçek zararını istemesinin mümkün olduğu- Davacının yaşlılık aylığı bağlanması için işyerinden ayrıldığı, ancak yanlışlık yapıldığı gerekçesi ile tahsise hak kazandığı tarihin daha sonraki bir tarih olduğunun belirtilmesi üzerine son çalıştığı işyerine alınmayarak zarara uğradığından bahisle maddi tazminat talebi ile açtığı davada, davacının tazminat talebinde bulunduğu dönemde çalışıp çalışmadığı, geçimini nasıl sağladığı kurum kayıtları incelenmek ve zabıta araştırması yapılmak suretiyle tespit edilerek elde edilecek sonuca göre karar verilmesi gerektiği-

... Belediyesinde çalışmakta iken kurumun 01.02.2006 tarihinden itibaren emekli olabileceği ve yaşlılık aylığı bağlanabileceği yönünde bilgi vermesi üzerine çalıştığı kurumun davacıyı emekli olması için işten ayırdığı, işten ayrıldıktan sonra davacıya 01.12.2009 tarihinde emekli olabileceği yönünde bilgi verilmesi ve eski işini de geri dönememesi nedeniyle mahrum kaldığı aylık ve ücretlerin tazmini ile manevi tazminat talebi ile dava açtığı, yargılama neticesinde işten ayrıldığı tarihden dava tarinine kadar (14.01.2006-18.04.2006) 1.256.78 TL maaş alacağı olduğu tespit edilmekle bu miktara hükmedildiği, fazla ve diğer taleplerin reddine karar verildiği, kararın Dairemizin 2008/6764 Esas, 2009/12954 Karar sayılı 13.07.2009 tarihli ilamı ile onanarak kesinleştiği, davacı tarafından ilk davada alınan bilirkişi raporunda 30.11.2009 tarihine kadar hesaplanan maaş alacağından bakiye kalan 18.817.01 TL nin 18.04.2006 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte kurumdan tahsilinin talep edildiği,mahkemece davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. 

Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 1999/10-995 Esas, 1999/1011 Karar sayılı içtihadı ve Dairemizin bu yöndeki içtihatlarında da belirtildiği şekilde, davalı Kurumun davacıya yaşlılık aylığı bağlanabileceğini bildirmesi üzerine, bu bildirime güvenerek davacı işinden ayrıldığı için ve kurum bilahare hesabı yanlış yaptığını ve aylık bağlanamayacağını bildirmesi nedeniyle davacının işinden ayrılıp işsiz kalmasından dolayı kurumdan gerçek zararını istemesi mümkündür. Zira, Kurumun eylemi sigortalı yönünden haksız fiil teşkil eder. Zararın hesaplama biçimine gelince, davacı işten ayrıldığı tarihten, yaşlılık aylığı hak ettiği tarihe kadar eski işinde çalışamamaktan kaynaklanan gerçek zararını Kurumdan isteyebilir. Kuşkusuz, zarar hesabı yapılırken net kazanç dikkate alınmalıdır. Ancak, davacının tazminat istediği tarihler arasında çalışması varsa, aldığı ücret miktarı tazminattan indirilmelidir. Ne varki, bu işyerinden aldığı ücret ayrıldığı işyerinden aldığı ücretten az ise aradaki fark tazminata dahil edilmelidir. 

Mahkemece ilk davada alınan bilirkişi raporu doğrultusunda bakiye maaş alacağına hükmedilmiş ise de karar eksik araştırmaya dayalıdır. Davacının tazminat talebinde bulunduğu dönemde çalışıp çalışmadığı, geçimini nasıl sağladığı kurum kayıtları incelenmek ve zabıta araştırması yapılmak suretiyle tespit edilmeli elde edilecek sonuca göre yukarıda belirtilen hususlar gözetilerek davacının maddi zararı belirlenmelidir.

Mahkemece, anılan maddi ve hukuki durumlar gözetilmeksizin usul ve yasaya aykırı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması bozma nedenidir.

O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 26.03.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi

10. HD. 26.03.2018 T. E:2016/2416, K:2509

Ayrıntılı görüntülemek için tıklayın