Dosyaya Sadece Vekaletname İbraz Edilmesi- Vekalet Ücreti-

Sadece vekaletname ibraz eden, fakat duruşmalarda hazır bulunmayan ve müvekkili lehine herhangi bir işlem yapmayan davalı lehine vekalet ücreti hükmedilemeyeceği-

Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve yıkım davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

Dava, elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğine ilişkindir. 

Davacı, 5076 ada 25 parsel numaralı taşınmazın maliki olduğunu, kendisine ait mecurun altında mimari projeye göre otopark bulunduğunu, bu kısmın davalılar tarafından projeye aykırı olarak atölyeye dönüştürüldüğünü, otopark olarak projelendirilen yerin girişinin kendisine ait bağımsız bölümün içerisine doğru yükseltildiğinden buranın kullanılmasının imkansız hale geldiğini ileri sürerek projesinde otopark olarak yer alan bölümün giriş kapısının yükseltilerek atölye kapısı olarak kullanılması sebebiyle davalıların vaki müdahalelerinin önlenmesine ve atölyeye dönüştürme nedeniyle giriş kapısı ve kendisine ait taşınmazın tabanında yapılan değişikliklerin ve imalatların kal'ine karar karar verilmisini istemiştir. 

Davalılardan..., duruşmada dava konusu taşınmazda kendisinin de dükkanı olduğunu, davacının ileri sürdüğü yüksekliğin daha önceden de olduğunu, davacının taşınmazını daha önce de satın alanlar olduğunu ve en son satın alan davacının bu yerden şikayetçi olduğunu beyan etmiştir. 

Davalı ... savunma getirmemiştir. 

Mahkemece, hisse sahibi olan davalıların haksız müdahalesinin olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. 

Dosya içeriği ve toplanan delillerden, mahkemece yapılan keşif neticesinde alınan bilirkişi raporlarına göre davalıların haksız elatmalarından söz edilemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davacının bu yöne değinen esasa ilişkin temyiz istemi yerinde değildir. Reddine. 

Davacının diğer temyiz itirazlarına gelince, 

Davalılardan ... kendisini vekille temsil ettirmiştir. Diğer davalı ... 'ın vekili yoktur. 

Davalı ... vekili Avukat ... yargılama sırasında 29.11.2012 tarihinde mazeretini bildirir dilekçesi ile birlikte vekaletnamesini ibraz etmiş, yargılama aşamasında duruşmalara girmediği gibi, dosyada davalı yararına herhangi bir işlem de yapmamıştır. 

Hal böyle olunca, sadece vekaletname ibraz eden, fakat duruşmalarda hazır bulunmayan ve müvekkili lehine herhangi bir işlem yapmayan davalı lehine 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 323 ve devamı maddeleri gereğince yargılama gideri olarak kendisini vekille temsil ettirdiği için vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değildir. 

Davacının bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 25.05.2017 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

-KARŞI OY-

Dava, elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğine ilişkindir.

Dava reddedilmiştir.

Davalılardan Serdar kendisini vekille temsil ettirmiş, diğer davalı Erkanın ise vekili bulunmamaktadır.

Mahkemece, davanın reddi nedeniyle kendisini vekille temsil ettiren davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmiş, diğer temyiz itirazlarının yanında bu husus ta davacı tarafından temyiz konusu yapılmıştır.

Davalı ... vekili dosyaya vekalet ibraz etmiş ancak duruşmalara katılmadığı gibi herhangi bir dilekçe de ibraz etmemiştir.

Sayın çoğunluk ile aramızda çıkan uyuşmazlık, bu durumda davalı lehine vekalet ücreti takdiri gerekip gerekmeyeceği noktasındadır. Çoğunluk; hiç bir iş yapmayan vekil için davalı lehine vekalet ücreti takdir edilemeyeceği görüşüyle kararı onamıştır.

Avukatlık ücretini düzenleyen Avukatlık Kanunu 164. maddesi" (Değişik : 2/5/2001 - 4667/77 md.)"Avukatlık ücreti, avukatın hukukî yardımının karşılığı olan meblâğı veya değeri ifade eder..." şeklinde düzenlenmiştir.

Somut uyuşmazlıkta, vekilin müvekkili lehine herhangi bir hukuki yardımda bulunup bulunmadığı tartışma konusudur. Bir başka ifadeyle, vekil, müvekkiline hukuki bir yardımda bulunmuşsa lehine vekalet ücreti takdir edilecek, aksi halde ise verilmeyecektir. Yargılamanın taraflarından biri kendini vekille temsil ettirmesi halinde vekilin yaptığı hukuki yardımın dava dosyasına (dilekçe vermek veya duruşmaya girmek şeklinde) yansımasının şart olup olmadığı da tartışılmalıdır. Gerekçeli kararın davalı vekiline tebliğ edildiği dosya kapsamıyla bellidir. Gerekçeli karar kendisine gelen vekil( avukat) bu kararın temyizi gerekip gerekmediğini, müvekkili aleyhine hükümler içerip içermediğini değerlendirmiş olmalıdır. Davanın reddedilmiş olmasına rağmen müvekkili lehine vekalet ücreti takdir edilmemesi halinde kararın temyiz edilmeyeceğini kabul etmek mümkün değildir. Bu karar davalı vekili tarafından temyiz edilseydi vekilin herhangi bir hukuki yardımda bulunmadığını iddia etmek mümkün olmayacaktı. Aynı şekilde kararı değerlendiren müvekkili aleyhine bir hüküm bulunmaması nedeniyle temyiz yoluna başvurmaması nedeniyle herhangi bir hukuki yardımda bulunmadığını kabul etmek te mümkün olmayacaktır.

Bir başka açıdan bakıldığında, Yargıtay bozma ilamı kendisine tebliğ edilen vekilin karar düzeltme talebinde bulunması halinde hukuki yardımda bulunmadığını ileri sürmek de mümkün değildir. Karar düzeltme talebinin reddi halinde bozma ilamına uyan hakimin davalı lehine vekalet ücreti takdiri mümkün olmayacaktır. Bu durumda henüz karar kesinleşmeden karar düzeltme talebinde bulunan avukatın yaptığı hukuki hizmetin karşılığı kendisine verilmeyecek, dosyaya hiç bir hizmet sunulmadığını kabul eden sayın çoğunluğun bu gerekçesi temelsiz kalacaktır.

Açıklanan bu nedenlerle, kararın onanması gerektiği kanaatiyle sayın çoğunluğun aksi yöndeki görüşüne katılmıyoruz.

1. HD. 25.05.2017 T. E: 2014/21981, K: 2892