Delil avansı- Çift taraflı dava teorisi-

Uyuşmazlığa konu davanın 1086 sayılı Kanun'un yürürlükte olduğu dönemde açıldığı, tahkikat aşamasına geçildiği gözetilerek bu aşamada 6100 sayılı Kanun'un 324. maddesi uyarınca sadece "delil avansı" istenebileceği, delil avansının, o delille iddiasını ispatlayacak tarafça yatırılması gerektiği, ancak ilgilisinin bu gerekliliği yerine getirmemesi hâlinde, diğer tarafın da delil avansını yatırabileceği, delil avansı yargılamada gerek davacı gerekse davalı tarafından tamamlanabilecek bir masraf kalemi olduğundan, yalnızca davacılardan eksikliğin tamamlanmasının istenilmesinin davalı tarafın davayı takip hakkını engellemekte olduğu, kaldı ki paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davalarının "çift taraflı dava teorisi" uyarınca iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardan olduğu, anılan hususların tamamı gözden kaçırılarak Mahkemece verilen kesin süre içerisinde gider avansının yatırılmadığı gerekçesiyle yazılı olduğu şekilde davanın usulden reddine karar verilmesi doğru görülmediği-

"... Davacılar vekili dava dilekçesinde, tarafların maliki oldukları 109 parça üzerindeki ortaklığın; mümkünse öncelikle aynen taksim, mümkün olmaması hâlinde umuma açık satış suretiyle giderilmesini talep etmiştir..."

Devamı için tıklayınız…