Mülkiyet Hakkının Ahlaka, Örf ve Adete Aykırı Olarak Kullanıldığının Kabul Edilemeyeceği:

Çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi isteğine ilişkin davada, çekişme konusu kerpiç ev nitelikli taşınmazın kayden davacıya ait olup üzerindeki evde annesi olan davalının oturduğu sabit olup, davacıyla davalı annesi arasında taşınmazda oturmasını haklı kılacak bir akdi ilişki olduğu savunulup bu konuda bir delil bildirilmiş olmadığından mülkiyet hakkına üstünlük tanınarak davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği-

Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir.

Mahkemece, davacının, annesinin tahliyesine yönelik isteğinin ahlaka. Örf ve adete aykırı olduğu, hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeninin korumayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Çekişme konusu kerpiç ev nitelikli 7753 parsel sayılı taşınmazın kayden davacıya ait olduğu üzerindeki evde annesi olan davalının oturduğu sabittir.

Bilindiği üzere mülkiyet hakkı anayasanın 35. maddesi ile koruma altına alınmış bu husus TMK'nın 683 maddesinde ''Bir şeye malik olan kimse, hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir. Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir'' şeklinde düzenlenmiştir.

Öte yandan Elatma haksız eylem olup elatmanın önlenmesi davaları da haksız eylemi gerçekleştiren kişi ya da kişiler aleyhine açılabilir.

Somut olayda davacıyla davalı annesi arasında taşınmazda oturmasını haklı kılacak bir akdi ilişki olduğu savunulup bu konuda bir delil bildirilmiş değildir.

Hâl böyle olunca mülkiyet hakkına üstünlük tanınarak davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.

1. HD. 02.11.2015 T. E: 2014/11202, K: 12395

Tam metni için aşağıdaki bağlantıya tıklayınız.