İflasın açılmasıyla dava takip yetkisinin (ve taraf sıfatının), artık müflise değil, iflas idaresine ait olduğu, müflisin iflas masasına giren mal ve haklara ilişkin davalarda taraf sıfatı olmadığından, müflis iflastan sonra masaya giren mal ve haklara ilişkin davaları da açamayacağı, ancak, iflas masasına giren mal ve haklarla ilgili olarak, (iflastan sonra) müflise karşı veya müflis tarafından takip veya dava açıldıktan sonra İİK. mad. 182'ye göre iflas kaldırılırsa ve bu karar kesinleşirse bununla müflisin taraf sıfatı (icra takibini ve davayı takip yetkisi) geri geleceğinden, icra takibine ve davaya artık müflise karşı veya müflis tarafından devam edileceği, iflasın kaldırılması kararının geriye etkili sonuç doğuran inşai bir karar niteliğinde olduğu, iflasın kaldırılması kararının kesinleşmesi halinde iflasın açılması ile meydana gelen bütün hüküm ve sonuçların İİK. mad. 184. vd. maddeleri uyarınca ortadan kalkacağı; borçlunun müflis sıfatının kalkacağı; borçlunun sanki hiç iflas etmemiş gibi malları üzerinde serbestçe tasarruf etme yetkisini (tekrar) kazanacağı ve masaya girmiş olan mallar borçluya geri verileceği; iflas idaresinin görevinin son bulacağı-
Taraflar arasındaki alacak davası-
Bir anonim şirketin vergi borcundan dolayı bu şirkete ortak olan başka şirketin sorumlu tutulamayacağı; 213 sayılı VUK’un 10. maddesi hükmünün sadece gerçek kişilerin sorumluluğunu düzenlediği bu çerçevede anonim şirket ortağı olan diğer bir şirketin anonim şirketin vergi borcundan sorumlu tutulmasına yasal olanak bulunmadığı-
İİK.’nun 184. maddesi gereğince iflasın açılması ile birlikte müflis borçlunun haczedilebilen tüm malları, hak ve alacaklarının iflas masasına dahil olacağı; iflas açıldıktan sonra masaya giren tüm mal, hak ve alacaklara ilişkin davaların açılmasının ve açılmış davaları devam ettirmenin iflas idaresine ait bir hak ve yetki olduğu-
"İflâs kararı"ndan sonra oluşan "munzam zarar" alacağının iflâs masasından istenemeyeceği
Tamamı haczedilebilen "kıdem tazminatı" ile "izin ücretleri"nin müflisin iflâs masasına gireceği–
İflâsın açılması ile duracak takiplerin, "müflisin masaya giren malvarlığı ile ilgili takipler" olduğu
Evli ve bir çocuklu müflisin aile durumu itibariyle 172 metrekarelik bir dairede oturması halinde -aile fertleri itibariyle daha küçük bir dairede oturması mümkün olduğundan- bilirkişi vasıtasıyla ne kadar büyüklükte bir meskene ihtiyacı olduğu tesbit olunarak oluşacak duruma göre karar verilmesi gerekeceği–
İflâstan sonra müflisin tasarruf ehliyeti kalmayacağından, keşide ettiği çeklerin geçerli olmayacağı, bu nedenle "karşılıksız çek keşide etme" suçunun (3167 s. K. 16/I) değil "dolandırıcılık" suçunun oluşabileceği–
İflâstan önce hacizli olarak mülkiyeti üçüncü kişiye geçen taşınmazın iflâs masasına girmeyeceği–