Türk Medeni Kanunu'nun 83. maddesinde yer alan düzenleme üyelere tanınmış bir hak iken, Türk Medeni Kanunu'ndan sonra yürürlüğe giren ve daha özel nitelik arz eden 5253 sayılı Dernekler Kanunu’nun mülki idare amirine kanuna ve tüzüğe aykırı yapılan genel kurul toplantılarının iptalini mahkemeden isteme olanağını getirdiği-
Genel kurul toplantısı sırasında ve bilhassa denetsel ibra oylamasının yapıldığı sırada salonda tartışma çıktığı, oylamanın yenilenmesinin istendiği ancak bunun tekrarlanmadığı, bu ortamda muhalefet şerhlerinin tutanağa yazdırılması imkanının ortadan kalktığı, Türk Medeni Kanunu’nun 83. maddesinde ifade edilen genel kurul kararlarına katılmama durumunun gerçekleştiği halin icabından anlaşıldığından, davacıların genel kurul kararlarının yazıldığı tutanağa ayrıca muhalefet şerhi yazdırmalarına da yasal açıdan gereğin bulunmadığı-
Davacı dernek, kendi yönetim kurulunun kararlarının iptalini istemiş ise de, kendi kararlarının değiştirilmesi yönünde yönetim kurulunda her zaman yeni bir karar alabileceği gibi, bu konunun dernek genel kurulunda görüşülmesini sağlayabileceğinden, davacı derneğin genel kurulunda da bu konuda alınmış bir karar bulunmadığından davacının dava açmakta hukuki yararının olmadığı-
Genel Kurulunun iptal kararının kesinleşen delege seçiminde belirlenen delegelerle yapılması nedeni ile hukuka ve kamu düzenine aykırı olduğu ve bu sebeple söz konusu olağanüstü genel kurul toplantısının iptalinin, 2821 s. Sendikalar K. mad. 63'ün yollaması ile TMK. mad. 83/3. fıkrası uyarınca aynı maddenin 1. ve 2. fıkrasındaki sınırlamalara tabi olmaksızın istenebileceği anaşıldığından, hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Toplantıda hazır bulunan ve kanuna veya tüzüğe aykırı olarak alınan genel kurul kararlarına katılmayan her üyenin, kararı öğrenmesinden başlayarak bir ay içinde, her halde karar tarihinden itibaren üç ay içinde kararın iptalini isteyebileceği, genel kurul kararına katılmayan davacının kararın iptalini isteyebileceği-
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 83. maddesinin 1. fıkrasındaki üç aylık hak düşürücü sürenin iptal edilebilir kararlar için öngörülmüş olduğu; yok veya mutlak butlanla hükümsüz sayılan kararlar acısından birinci fıkradaki hak düşürücü sürenin uygulanmayacağı-
TMK.83/son maddesi gözetildiğinde, üye olmayan şahısların katılımıyla genel kurul toplantısı yapılmışsa alınan kararların iptalini istemek için muhalefette bulunmaya dahi gerek olmadığı-
Genel kurulu bulunan vakıflarda, yönetim kurulunun verdiği kararlar aleyhine doğrudan yargı yoluna başvurulamayacağı-
Derneğin nihai kararlarının en yetkili organ olan genel kurulu tarafından verileceği, derneğin diğer organ kararlarına karşı, dernek içi denetim yolları tüketilmedikçe iptal davası açılamayacağı, üyenin, katılmadığı kanuna veya derneğin tüzüğüne aykırı olan dernek kararlarına karşı bir ay ve her halde üç ay içinde, dava açma hakkına sahip olacağı, genel kurulun onayını almayan Yönetim veya disiplin kurulu kararlarının derneğin denetim yollarının tüketilmiş kararı olarak kabul edilemeyeceği, özellikle dernek üyeliğine kabul ve üyelikten çıkarma hakkında son kararı verme görevinin genel kurula ait olacağı, olayda iptali istenilen kararın genel kurula ait olmadığı, o halde davanın reddine karar vermek gerekeceği-
Genel kurulun onayını almayan yönetim veya disiplin kurulu kararlarının derneğin denetim yolları tüketilmiş kararları olarak kabul edilemeyeceği ve bunların iptali için dava açılamayacağı–