Basit yargılama usulüne uygun yürütülen taşınır mala ilişkin istihkak davalarında Yasa'ca kesin yetki kuralı öngörülmediğinden yetki ilk itirazının HMK'nun 19/2, 117 maddeleri gereğince cevap dilekçesiyle ileri sürülmesi gerekeceği, HMK'nun 19/4. maddesine göre de, süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunulmazsa, davanın açıldığı mahkemenin yetkili hale geleceği-
İlk itirazların hepsinin cevap dilekçesinde ileri sürülmesinin gerektiği ve aksi hâlde dinlenemeyeceği-
İş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi tazminatın ödetilmesine ilişkin davada; ikametgâh adresi Sandıklı olan davacının HMK 16. maddesindeki seçimlik hakkını, yerleşim yerinde dava açarak kullanması, genel yetki kuralına uygun olup, mahkemece, süresinde ve usulüne uygun yetki itirazı olmadığı, kesin ve kamu düzenine ilişkin bir yetki kuralı da olmadığı gözetilerek davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerektiği-
Kesin yetki kuralının bulunmadığı davayla ilgili olarak, davalı Kurum vekili süresi geçtikten sonra yetki itirazında bulunduğundan, işin esasına girilmesi gerekirken "yetkisizlik" kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu- Hukuk Genel Kurulu'nun 2012/10-1153 E. 2013/245 K. sayılı ilamının da aynı yönde olduğu-
HMK'nun 116/1-a maddesine göre kesin yetki kuralının bulunmadığı hallerde yetki itirazının ilk itirazlardan olduğu, ilk itirazların ise bir ön sorun gibi incelenerek karara bağlanacağının müteakip (HMK. md. 117/3) maddesinde düzenlendiği, mahkemenin bu süreçte nasıl bir yöntem takip edeceğinin ise HMK'nun 163-164 maddelerinde açıklandığı görüldüğünden, icra takibinde, borçlunun icra dairesinin yetkisi ile birlikte borcun esasına da itiraz etmesi halinde, mahkemece öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz HMK'nın 164. maddesi hükmü uyarınca ön sorun olarak incelenmeli ve bu bağlamda davacı yanın bu konuda açıklama ve ispat hakkı bulunduğu gözetilmesi gerekeceği,bu durumun HMK'nın 27.maddesinde düzenlenen hukuki dinlenilme hakkının bir gereği olduğu-
HMK'nın 17. maddesi gereğince davanın sadece sözleşme ile belirlenen mahkemede açılacağına dair hüküm aksi de kararlaştırılabileceğinden münhasır yetki olup, kesin yetki niteliğinde olmadığı-
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na göre, kesin olmayan yetki itirazının bir ilk itiraz (HMK md. 116/1-a) olduğu ve ilk itirazların bir ön sorun gibi incelenmesi ve karara bağlanması gerekeceği-
6100 sayılı HMK'nın 116/1. maddesi gereği yetki itirazı ilk itirazlardan olup 117. maddesi gereği esasa cevap süresi içinde ileri sürülmediği takdirde dinlenmeyeceği- Y.in kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi ve yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirmesi gerektiği, aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmayacağı-
Boşanma veya ayrılık davalarında yetki itirazının bir ön sorun olarak incelenmesi gerekeceği-
Davacının takip dayanağı olarak ibraz ettiği faturayı davalı iade ettiğinden, taraflar arasında akdi ilişkinin mevcudiyetine dair kesin bir sonuca varılamayacağı gibi, tam tersi bir kanaate; bir başka anlatımla, akdi ilişkinin bulunmadığı tespitinde bulunmanın da mümkün olmadığı- Sözleşme ilişkisinin varlığı, tarafların delillerin toplanmasından sonra tespit edilebileceği- Kesin yetki kuralının bulunmadığı hallerde yetki itirazının ilk itirazlardan olduğu (HMK. mad. 116/1-a), ilk itirazların ise bir ön sorun gibi incelenerek karara bağlanacağı (HMK. mad. 117/3)- Mahkemece davalının yetki itirazının incelenerek, taraflara yetki konusunda delillerini gösterme imkanı tanınması gerektiği-
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • kayıt gösteriliyor