İlke olarak, sebepsiz zenginleşmeden doğan geri verme borcunda gasp eden sürekli temerrüt halinde bulunduğundan, iktisap anından iade talep edilen ana kadar temerrüt faizi yürütülmesi gerekir ise de; somut olayın açıklanan özelliğine göre, davalının parasal haklarının mahkeme ilamına bağlı olarak ödendiği, başta davalının gasp eden durumunda olmadığı, dolayısıyla ödeme anında sebepsiz bir zenginleşmenin de söz konusu olmadığı göz önüne alındığında, iadenin talep edildiği tarihten, eş söyleyişle dava tarihinden önceki dönem için temerrüt faizine hükmedilemeyeceği-
Davacının, sebepsiz zenginleşmeye konu parayı davalıya geri verme borcu bakımından, ayrıca bir ihtara gerek olmaksızın zenginleşme tarihi itibariyle temerrüde düştüğünü göstermektedir. İade borcunun konusu belli bir paradan ibaret bulunduğuna ve davacı bu borcu yönünden temerrüde düştüğüne göre, temerrüt faizinden sorumlu tutulmasının zorunlu olacağı-