Eczaneler ticari işletme olduğu için, eczaneyi işleten eczacıların da TTK md. 12/1 hükmü gereğince “tacir” olduğu, tacir sıfatının, kanun koyucunun bir ticari işletmenin işletilmesi olgusuna bağladığı bir sonuç olduğu, buna göre eczacıların gerçek kişi tacir olduğu, o halde, eczacılar tacir olup bononun lehtarı da bir tacir olduğundan yetki sözleşmesinin geçerli olduğu-
Alıcının, ihale ile, ihale tarihinde gayrimenkulun mülkiyetini -nefi ve hasarı ile birlikte-iktisap edeceği, ihale kesinleşinceye kadar ise taşınmazın ne şekilde muhafaza ve idare edileceği icra dairesi tarafından kararlaştırılacağı- İhale edilen taşınmazda kiracı varsa, ihale tarihinden sonra, ihale kesinleşinceye kadar, kiracının kira paralarını icra dairesine ödemesi, ihale kesinleşince icra dairesinin, bu paraları alıcıya vermesi gerektiği- Mahkemece; ilgili tapu kaydı da getirtilmek suretiyle, kira gelirleri konusunda ilgili icra dairesince yapılan dava konusu dönemleri kapsayan herhangi bir işlem olup olmadığı konusunda değerlendirme yapılarak ve davalının tacir olup olmadığı da tespit edildikten sonra sonucuna göre davacının kira alacağının bulunup bulunmadığı ve sözleşme hükümleri çerçevesinde ne kadarını talep edebileceği değerlendirilerek karar verilmesi gerektiği-
Kira sözleşmesinde kiralananın "işyeri" olarak kullanılacağının kararlaştırılmış olması sebebi ile, öncelikle mahkemece usulüne uygun olarak tacir araştırması yapılması, davalı tacir ise sözleşmede kararlaştırılmış artış şartının geçerli olduğu ve tarafları bağlayacağı, tacir olmadığının belirlenmesi halinde ise artışın ÜFE oranını geçmeyeceği göz önünde bulundurularak talep edilebilecek kira bedelinin belirlenmesi gerektiği-
Kira sözleşmesinde kiralananın işyeri olarak kullanılacağının kararlaştırılmış olması sebebi ile öncelikle mahkemece usulüne uygun olarak tacir araştırması yapılması; davalı tacir ise sözleşmede kararlaştırılmış artış şartının geçerli olduğu ve bunun tefe-tüfe ortalaması olarak belirlendiğinin düşünülmesi, tacir olmadığının belirlenmesi halinde ise artışın üfe oranını geçmeyeceği ve her iki halde de taleple bağlılık ilkesi gözönünde bulundurularak yapılan ödemelerin kira borcunu karşılayıp karşılamadığı tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Davalı kiracının Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir olup olmadığı anlaşılamadığından, öncelikle bunun tespiti ile davalı tacir değilse kira başlangıcından 01.07.2012 ye kadar %20 artış oranı, 01.07.2012 den takip konusu yapılan döneme kadar ÜFE oranına göre aylık kira bedelinin belirlenmesi ve buna göre istenecek kira miktarının hesaplanması, davalı tacir ise kira sözleşmesinin başından itiberen sözleşmedeki %20 artış oranına göre kira artış miktarı ve buna göre takipte istenebilecek kira miktarının hesaplanması ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
"Koordinasyon kurulunca tespit ve yayınlanacak esnaf ve küçük sanatkar kollarına dahil olup da gelir vergisinden muaf olanlar" ile "kazançları götürü usulde vergilendirilenler ve işletme hesabına göre, defter tutanlardan iktisadi faaliyetleri nakdi sermayesinden ziyade, bedeni çalışmalarına dayanan ve kazançları ancak geçimlerini sağlamaya yetecek derecede az olan ve VUK. mad. 177/1, 1 ve 3 nolu bentlerinde yer alan limitlerin yarısını, iki numaralı bendinde yazılı nakdi limitin tamamını aşmayanların "esnaf ve küçük sanatkar"; VUK'a istinaden birinci sınıf tacir sayılan ve bilanço esasına göre defter tutanlar ile işletme hesabına göre defter tutan ve birinci madde de belirtilenlerin dışında kalanların "tacir ve sanayici" sayılmalarının kararlaştırılmış olduğu- Kira alacağının ve işlemiş faiz alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin davada, mahkemece, davalı-kiracının "tacir" olup olmadığı hususu araştırılıp, davalının tacir olması durumunda faizin hesabında TBK. mad. 88 ve 120'de yer alan sınırlamalarının etkili olmayacağı gözetilerek faiz hesabı yapılması gerektiği-
Taraflar arasındaki eser sözleşmesinin feshi sebebiyle ödenen bedelin istirdadı ve manevi tazminatın tahsili istemi-
Kira sözleşmesindeki muacceliyet şartının uygulanıp uygulanmayacağının davalının tacir olup olmadığının tespitinden sonra değerlendirilmesi gerekeceği-
Tacir sıfatını haiz borçlu, fahiş olduğu iddiasıyla cezai şarttan indirim yapılmasını mahkemeden isteyemez ise de, kararlaştırılan cezai şartın tarafların ekonomik yönden yıkımına sebep olacak derecede fahiş olduğunun belirlenmesi halinde makul düzeyde indirim yapılabileceği, ne var ki davalının tacir sıfatını taşıyıp taşımadığının ve cezai şartın tenkisi koşullarının oluşup oluşmadığının da tartışılması gerekeceği-
Davalının tacir olması durumunda faizin hesabında TBK.nun 88 ve 120. maddesindeki sınırlamalar etkili olmayacağından, davalının tacir olup olmadığı hususunun araştırılması gerektiği-
  • 1
  • 2
  • kayıt gösteriliyor