TÜRK BORÇLAR KANUNU > - Genel Hükümler > - Borç İlişkisinin Kaynakları > - Haksız Fiillerden Doğan Borç İlişkileri > - A. Sorumluluk > Madde 49 - I. Genel olarak
Davalı derneğin lisanslı sporcusu olan davacının, davalıyı temsilen katılmak üzere yola çıktığı ve kaza yapan aracın davalı dernek tarafından temin edildiği anlaşıldığından, davalı derneğin de trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin davada sorumluluğunun bulunduğu-
Bir kamu kurumunun görevlerinden olan bir işi yapmayı kararlaştırması idari bir karar olduğu gibi, bu kararı yerine getirmek üzere plan ve projeler yapıp o plan ve projeler gereğince işi görmesi de verilen kararın neticesi olan birer idari eylem olduğu ve belirtilen bu eylemlerden doğan zararların ödettirilmesi istekleri bir tam yargı davası olduğundan bu davalara bakma görevinin de idari yargı yerine ait olduğu-
Trafik kazası nedeniyle araçta oluşan değer kaybı, aracın tamirde kaldığı sürede kullanılamaması nedeniyle oluşan ikame araç bedeli ve manevi tazminat istemi-
Manevi tazminat bölünemeyeceği, bir defada istenilmesi gerektiği- Davacının manevi zararına karşılık yapılan ödemeyi kabul ederek ibraname vermesi halinde, manevi tazminat talebinin reddi gerektiği-
Fazlaya ilişkin hak saklı tutularak zararın (alacağın) bir kısmı dava edildiğinde, kesinlik sınırının, zararın (alacağın), tamamı dikkate alınarak belirleneceği- Trafik kazasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkin davada, davacı başlangıçta tam kusur oranı üzerinden istenen miktar ile bağlı olup, tam kusura göre yapılan istemden davalının kusur oranına göre indirim yapılması gerektiği- Tam kusura dayalı olarak açılan kısmi davada davalı tarafın kusur oranının daha düşük olduğunun tespit edilmesi halinde ve fakat talep edilen miktarın oluşan toplam zararın altında kaldığı değerlendirilerek (davanın ıslah edilmediği de dikkate alınarak) talep sonucunun tamamına karar verilmiş olmasının talepten fazlaya hükmedilmesi yasağına aykırı olduğu-