Davacı tanıklarının irade fesadına yönelik açıklama yapmaması ve irade fesadını ispat bakımından başka bir delil ileri sürülmemesi durumunda, istifaya değer verilerek son dönem çalışmanın tazminat hesabından dışlanması gerektiği- "..İşçinin tazminat hakkından vazgeçecek şekilde davranmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu.." vb. gerekçelerle istifa dilekçesine değer verilmemesinin hatalı olduğu- Kendi beyanlarından davalıya karşı dava açtıkları anlaşılan davacı tanık beyanlarına itibar edilemeyeceği- Temyiz aşamasında davacı tarafından sunulan e-posta kayıtlarının davacının hesaba esas alınan çalışma dönemi yönünden hesaplamaya elverişli olmadığı, buna göre fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil ücret taleplerinin usulünce ispatlanamadığı anlaşıldığından, bu taleplerin reddine karar verilmesinin gerektiği-
Davada taraf olmayan kişilerin tanık olması gerektiği- Davalı aleyhine dava açanların tanık olması halinde ihtiyatlı yaklaşılması gerektiği- Fazla mesai iddiasının tanık beyanları dışında yan deliller ile desteklenmesi gerektiği-
İşçinin asıl işverenden alınan iş kapsamında ve değişen alt işverenlere ait işyerinde ara vermeden çalışması halinde, işyeri devri kurallarına göre çözüme gidierek, değişen alt işverenlerin, işçinin iş sözleşmesini ve doğmuş bulunan işçilik haklarını da devralmış sayılacağı, iş sözleşmesinin tarafı olan işçi veya alt işveren tarafından bir fesih bildirimi yapılmadığı sürece, iş sözleşmeleri değişen alt işverenle devam edeceğinden, işyerinde çalışması devam eden işçi açısından, feshe bağlı haklar olan ihbar ve kıdem tazminatı ile izin ücreti talep koşulları gerçekleşmiş sayılmayacağının kabul edileceği- Süresi sona eren alt işverence işçinin iş sözleşmesinin feshedilmesi halindeyse, yapılan fesih bildirimi ile iş ilişkisi sona ereceğinden, işçinin daha sonra yeni alt işveren yanındaki çalışmalarının yeni bir iş sözleşmesi niteliğinde olduğu ve bu durumda feshe bağlı hakların talep koşulları gerçekleşeceğinden, feshin niteliğine göre hak kazanma durumunun değerlendirilmesi gerekeceği- Taraflardan birinin iş sözleşmesini feshetmesi halinde fesih bildirimi ile iş ilişkisi sona ereceğinden işçinin daha sonra yeni alt işveren yanındaki çalışmaları yeni bir iş sözleşmesi niteliğinde kabul edilerek, ödenmemiş işçilik alacaklarının varlığı nedeniyle davacının iş akdini haklı nedenle feshettiği kabul edilerek, kıdem tazminatı isteminin kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu- Davalı aleyhine dava açanlar tanık olarak dinlenmişse bu işçilerin tanıklıklarına ihtiyatlı yaklaşılması gerektiği- Hüküm altına alınan alacakların net mi, yoksa brüt mü olduğunun hükümde belirtilmemesinin infazda tereddüde yol açacağı-
Davalı aleyhine dava açanlar tanık olarak dinlenmiş ise bu işçilerin tanıklıklarına ihtiyatlı yaklaşılması gerektiği- Hüküm altına alınan alacakların net mi, yoksa brüt mü olduğunun hükümde belirtilmemesinin infazda tereddüde yol açacağı-
Taraflarca hazırlama ilkesinin geçerli olduğu davada tanık olarak gösterilmeyen kişilerin dinlenmesinin usule aykırı olduğu, dinlenen davacı tanıklarının davalı işverene karşı açmış oldukları alacak davaları bulunsa da, bu hususun tek başına tanıkların gerçeği söylemediklerini göstermeyeceği-
Delillerle desteklenmeyen ve aynı işveren aleyhine aynı iddia ile açtıkları davalar nedeniyle menfaat birliği bulunan davacı tanıklarının beyanlarının hafta tatilinde çalışma iddiası yönünden hükme esas alınması mümkün olmadığından; diğer bir ifade ile davacı dinlettiği tanıklarla hafta tatillerinde çalıştığı iddiasını yöntemince kanıtlayamadığından davacının hafta tatili ücret alacağı isteminin reddi gerekeceği-
Hacze konu hayvanların doğumundan bu yana, ilk hayvan pasaportu tesis tarihinden itibaren kim adına kayıtlı olduğunun, davacıya intikal sebep ve tarihlerinin ayrıntılı bir şekilde araştırılarak oluşacak sonuca göre muvazaanın bulunup bulunmadığı ve üçüncü kişinin mülkiyet karinesinin aksini kanıtlayıp kanıtlayamadığının değerlendirilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu-