Dava konusu icra takip dayanağı genel kredi sözleşmelerinin ticari nitelikteki sözleşmelerden olduğu, davalıların kefil olarak imzaladıkları takip dayanağı genel kredi sözleşmelerinde Antalya mahkeme ve icra dairelerinin yetkili olduğuna ilişkin hüküm bulunduğu, sözleşmedeki bu yetki şartı 6102 sayılı TTK'nda hükme bağlanan ticari teselsül karinesi ve kefaletin fer'iliği gereği davalıları bağladığından ve icra takibi de sözleşmede belirtilen Antalya icra dairesinde yapılmış olduğundan yetkili icra dairesinde takip yapılmasına ilişkin dava şartının eldeki davada gerçekleşmiş olacağı-
İhtiyati haciz isteyenin, çek, fatura ve faktoring sözleşmesine istinaden ihtiyati haciz talebinde bulunduğu, taraflar arasındaki faktoring sözleşmesinde İstanbul mahkemelerinin yetkili olacağının kararlaştırıldığı, taraflar arasındaki bu yetki sözleşmesinin 6102 sayılı TTK'nun 7. maddesi uyarınca teselsül karinesi gereğince kefil cirantayı da bağlayacağı-
Rücuan tazminat istemine ilişkin davalarda teselsül hükümlerinin uygulanamayacağı, davalıların ancak kusurları oranında sorumlu olacakları-
Kira sözleşmesinin her iki tarafı için ticari iş niteliğinde olan kira sözleşmesini imzalayan kefil ticari kefil olduğundan TTK.'nun 7. maddesi gereğince borçtan müteselsilen sorumlu olduğu- Davalının müteselsil kefil olarak kefaletinin devam edip etmediği ve kefaletinin sınırları değerlendirilerek hüküm kurulması gerekirken, adi kefil olarak kabul edilerek davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğu-
Alacağı için «teminat (maksimal) ipoteği» almış olan bankanın ipotek limiti dışında kalan alacağı için genel haciz yolu ile takip yapabileceği-