Poliçede, «muhatabın ad ve soyadının» yazılı olmaması halinde, düzenlenen belgenin «poliçe» niteliğini taşımayacağı—
Düzenleme tarihinin sonradan yazılmış olup olmadığı hakkında bilirkişi incelemesi yapılamayacağı—
«Keşide yeri» mutlaka, keşidecinin ad ve soyadının yanına yazılmasının zorunlu bulunmadığı, çekin herhangi bir yerine yazılabileceği—
Düzenlenen «bono»da, «birden fazla yerin yetkili olacağı»nın kararlaştırılamayacağı- (Not: HMK. mad. 17 gereğince; "tacirlerin ve kamu tüzel kişilerinin, aralarında doğmuş veya doğabilecek uyuşmazlıklar hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabileceği" kabul edilmiştir...)
Kollektif Şirket lehine düzenlenen bononun, kollektif şirket ortağı tarafından takip konusu yapılamayacağı—
Poliçeye dayanılarak «ödeme yerinde», «ödeyecek kişinin adının yanında yazılı olan yerde» icra takibinde bulunulabileceği—
«....Senet bedelini devrettim, «....emrü havalesine ödeyiniz», «senet bedelini ...’na temlik ettim» şeklindeki sözcüklerinin, «temlik cirosu»nu ifade edeceği—
Noterce düzenlenen protesto belgesinde ve senet suretinde «düzenlenme tarihi»nin yazılı olmaması ve sadece senedin aslında düzenlenme tarihinin yazılı olması durumunda senedin «bono» sayılamayacağı-
Tanzim tarihinin, alacaklı vekili tarafından takip sırasında atılmış olduğunun anlaşılması halinde, senedin bono olma niteliğim kaybedeceği—