Anataşınmazın yönetim tarzı, kullanma maksat ve şekline ilişkin anlaşmazlıkların çözümünde öncelikle yönetim planında mevcut hükmün uygulanması gerektiği- Yönetim planında "yüksek katlı binalarda köpek beslenemeyeceği" düzenlendiğinden, köpeğin site ve daireye girişinin önlenmesi talepli davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği- "Evde beslenen köpek nedeniyle diğer apartman sakinlerine rahatsızlık verilip verilmediği, gürültü sınırlarının aşılıp aşılmadığı, komşuluk hukuku kapsamında önlenmesi gereken aşırılık ve aykırılık bulunup bulunmadığının yönetim planı dışındaki delillere göre değerlendirilmesi gerektiği" şeklindeki görüşün HGK çoğunluğu tarafından benimsenmediği-
Yönetici ve denetici seçimi ile elektrik ve su saatlerinin ön ödemeli süzme saatlerle değiştirilmesi, ön ödemeli saatlerin kullanılması, aksi halde bu hizmetlerin kesilmesine dair 7'ye karşı 2 oyla alınan kararların bütün kat maliklerinin sayı bakımından çoğunluğu ile alınmadığı, aidat ödemeyen kiracıların site içerisindeki sosyal faaliyetlerden faydalandırılmaması yönündeki karardan sosyal faaliyetlerin neler olduğu açıklayıcı şekilde belli değil ise de sosyal tesislerden veya bir kısım ortak alanlardan faydalandırmamayı da içereceği gözetilerek kat malikinin mülkiyet hakkına dayanarak sözleşmeyle devrettiği kullanma ve yararlanma kapsamındaki kiracının şahsi hakkına müdahale niteliğinde kat malikleri kurulunda karar alınamayacağı gerekçesiyle bu konudaki alınan kararların iptaline karar verilmesi ile yetinilmesi gerektiği; bütün kararların çoğunluk sağlanmadan alındığı gerekçesiyle toplantının iptaline karar verilmesinin doğru olmadığı-
Yönetim planında yasaklayan bir hükmün bulunmaması koşuluyla tapuda mesken olarak kayıtlı bağımsız bölümlerin doktor muayenehanesi olarak kullanılmasına yasal bir engel bulunmadığı-
23.6.1965 tarihli ve 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 24 üncü maddesinin ikinci fıkrasından sonra gelmek üzere “1136 sayılı Avukatlık Kanununda avukatlık büroları ve hukuk büroları ile ilgili düzenleme yapılıncaya kadar meskenlerdeki avukatlık ve hukuk büroları faaliyetlerine devam ederler, bu süre, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren iki yıldır hükmüne göre; davanın derdest olduğu aşamada gerçekleşen bu yasal değişikliğin eldeki davaya etkisinin mahkemesince değerlendirilmesi ve buna göre bir karar verilebilmesi için Hukuk Genel Kurulu’nun esasa ilişkin bozma kararının kaldırılarak, mahkeme kararının yasa değişikliğinden kaynaklanan bu usulü neden ve değişik gerekçelerle bozulmasının gerekeceği-
Kanunun emredici hükümlerine aykırı olmamak kaydıyla anlaşmazlıkların hakimin ilk başvuracağı belge Yönetim Planı olup; Kat Mülkiyeti Kanunu ve genel hükümlere, ancak Yönetim Planında hüküm bulunmayan hallerde başvurulmasının gerekeceği-
Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 28. maddesine göre uyuşmazlığın çözümünde öncelikle yönetim planında mevcut hükmün uygulanmasının öngörüldüğü, bu durumda olayda K.M.K.’nun 24/2 fıkrasından önce, yönetim planı hükümlerinin uygulanması gerekeceği, şu hale göre yönetim planının 23/e bendinde, mesken nitelikli bağımsız bölümün tapuda niteliğine uygun olmayan şekilde kullanılması açıkça yasaklanmış olup,meskenin büro olarak kullanılması konusunda kat malikleri kurulunun oybirliği ile aldığı bir kararın bulunmadığı ve iptali istenen 12.12.2000 tarihli kat malikleri kurulu kararının da yönetim planının yasaklayıcı hükmü doğrultusunda verildiği anlaşıldığından, davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-
Her kat malikinin, yönetimle iletişim kurarak ödemesi gereken meblağı öğrenip yönetim planında öngörülen tarihi geçirmeden tediyede bulunması gerekeceği, aksi halde, temerrüde, düşeceğinden gecikme tazminatı ile sorumlu olacağı, bağımsız bölümü sonradan edinen kat malikinin kendisi yönünden bağlayıcı olan yönetim planını devir anında öğrendiğinin kabulü esas olmakla birlikte buna istediği anda ulaşmasının ve hükümlerini kolaylıkla öğrenmesinin de her zaman için mümkün olacağı, yönetim planının tapu kaydının dayanak belgelerinden olduğu, Kat Mülkiyeti Yasasının 10. maddesinde, kat mülkiyeti ve kat irtifakının resmi senetle ve tapu siciline tescille doğacağı, aynı Yasanın 12. maddesinde de kat mülkiyetini kuran malik veya malikler tarafından imzalanmış bir yönetim planının tapu idaresine verilmesi gerektiği belirtildiği, Eski Türk Medeni Yasasının 928., Yeni Yasanın ise 1020. maddelerine göre tapu kayıtlarının herkese açık olduğu, ilgililerin her zaman tapu kayıtlarını ve bu kayıtların d
Yönetim planında, bağımsız bölümlerden birisine diğerlerine göre ayrıcalık ve üstünlük sağlanması kanuna ve hakkaniyete uygun düşmediğinden bütün kat maliklerini bağlayıcı kabul edilemeyeceği-
Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 42. maddesi hükmü karşısında ilke olarak; bahçe olarak tahsisi bulunmayan, "binanın imardan tasdikli mimari projesi ve yönetim planı içeriğinden dava konusu yerin özel amaca tahsisli ortak yerlerden bulunduğu anlaşılmadığına göre" bu yere otopark yapılmasının kat maliklerinin sayı ve arsa payı çoğunluğu ile karar verebilecekleri ve bu konuda verilen kararın da geçerli olduğunun kabul edilmesinin gerekeceği, ancak, arsa boşluğunun otopark olarak kullanılması halinde ona yakın bağımsız bölüm sakinlerinin rahatsız olmamalarının da söz konusu olduğu-