İpotek belgesinde 'ipoteğin 30.08.2020 yılına kadar süre ile konulduğu' yazılı olup, 25.03.2021 tarihinde başlatılan takipte TMK'nın 883/2. maddesi gereğince belirlenen süreden sonra konulan İİK.m.150/c şerhinin yok hükmünde olduğu, yapılan takibin 'usulsüz olduğu, zira yasal bir aylık süre içerisinde takip başlatılmaması nedeniyle taşınmazın teminat niteliğini kaybettiği, bu nedenle takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği'- Her ne kadar ipoteğin kesin borç ipoteği olarak kurulduğu ve asıl borçlunun şikayetçi .............. olduğu görülmekte ise de, ipoteğin, taraflar arasında ihtilafsız olan Dış Cephe Mantolama İşleri Sözleşmesi gereğince, bu sözleşmenin teminatı olarak verildiği hususunun alacaklının kabulünde olduğu, buna göre ipotek konusu borcun asıl borçlusunun ...... Ltd. Şti, ipotekli taşınmaz malikinin ise şikayetçi .............. olduğu, buna göre İİK'nın 149 ve 149/b maddeleri gereğince ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takipte ipotek verenin 3. kişi olması halinde takip talebinin borçlu kısmında asıl borçlu ile birlikte ipotek veren 3. kişinin de taraf olarak gösterilmesi gerekmekle, somut olayda asıl borçlu .......... Ltd. Şti'nin takipte taraf olarak gösterilmediği anlaşıldığından takibin 'zorunlu takip arkadaşlığı'na da aykırı olduğu-
İpotek resmi senedinde, dava konusu ipoteklerin 'bila faiz ve 15.10.2014 süre ile' tesis edildiği belirtilmiş, icra takipleri ise 11.12.2014 tarihinde başlatılmış olduğundan, bu durumda, 15.10.2014 tarihinde ipotek kalkacağından, ipotek süresinden sonra bu ipoteklere dayanılarak ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapılamayacağı-
Somut olayda bağımsız bölüm için ihtiyati tedbirin, davalı Banka lehine ipotek tesis edildikten sonra konulmuş olduğu ve ipotek lehtarının, ipotek tesis edilirken kötü niyetli olduğu da kanıtlanamadığından, ipoteğin fekkine karar verilmesinin doğru görülmediği-
Genel tarımsal kredi sözleşmesinin teminatı olmak üzere davalı banka lehine tesis edilen ipoteğin fekki istemi-
İpoteğin fekkine ilişkin olan davada dava tarihi itibariyle vergi incelemesi devam ettiğinden davalının ipoteğini fek etmemekte haklı olduğu- İpoteğin terkinini engelleyen vergi cezası riskinin ortadan kalkması dava tarihinden sonra , vergi müfettişi raporuyla ortaya çıktığından mahkemece her ne kadar ipoteğin fekkine karar verilmiş ise de, davalı tarafından bu karar temyiz edilmediğinden mahkemece yargılama giderlerinin dava tarihindeki haklılık durumuna göre belirlenerek davalının yargılama giderlerinden sorumlu tutulmamasının haklı olduğu-
Borçlunun (malik), İİK’nun 153.maddesine göre kendi hakkında takip yaparak rehin konusu borcu itfa etmek suretiyle rehnin tapuya yazılacak bir fek müzekkeresiyle terkinini sağlama imkan ve yetkisine sahip olduğu- Taşınmaz rehninin, ipotek konusu borcun ödenmesi suretiyle terkin edileceği, ödeme iddiası varsa bunun yazılı delille kanıtlanması gerektiği- İpoteğin terkin sebebi ne olursa olsun yasalarda ipoteğin on yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra veya ipotek süresinin bitmiş olması nedeniyle kaldırılacağına ilişkin özel bir hüküm bulunmadığı-