İhale tarihi itibariyle uygulanması gereken İİK’nın 133. maddesi gereğince; önceki ihalenin düşmesine sebep olmaları nedeniyle tamamlayıcı ihalede önceki peyleri ile sorumlu olan alıcıların birinci ve ikinci en yüksek pey süren kişiler olsa da, dava konusu ihaleye ilişkin satış şartnamesinde “...ihaleyi alıp da ihale bedelini yatırmayarak İİK 133. mad. gereğince ihale kararının kaldırılmasına neden olan alıcı ile daha sonra en yüksek teklifi veren kişiler daha önceki ihalede verdikleri bedelin altında fiyat veremezler.” düzenlemesine yer verildiği ve şartnamenin bu kısmına dair bir şikayet bulunmadığı görüldüğünden, artık ihalenin söz konusu şartname koşullarına uygun olarak yapılması gerektiği- İhale alıcısının tamamlayıcı ihaleye ilişkin satış şartnamesinde bunun daha altında pey süremeyeceği belirtilmesine rağmen, muhammen değeri 564.305,00 TL olan ve kaldırılmasına karar verilen ilk ihalede değeri 1.000.000,00 TL’ye kadar çıkan taşınmazın, ihale alıcısı tarafından 291.500,00 TL pey ile alınmasının iyi niyetle bağdaşmayacağı ve ihaleye fesat karıştırıldığını göstereceği-
Harçtan muaf olan davalı/alacaklı Defterdarlk Muhakemat Müdürlüğü'ne ilk derece yargılaması yönünden karar-ilam harcı yükletilmesi hatalı olup, bozma sebebi ise de, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerektiği-
Karar-ilam harcı harçtan muaf olmamak koşulu ile davayı kaybeden tarafa yükletilmesi gereken bir harç türü olup, diğer yargılama giderlerine katılarak kabul/redde göre oranlanamayacağı- Davanın kabulü yada kısmen kabulü halinde davacıya harç yükletilemeyeceği-
Ortaklığın giderilmesi için yapılan satışlardan sonra da, İİK 100'e göre bilgileri toplaması ve satış bedeli üzerinde hacizler mevcut olması halinde ilk haczi koyan icra dairesine satış bedelini gönderilerek ve bu şekilde sıra cetvelinin düzenlenmesi gerektiği- Yetkisiz yerde (Sulh Hukuk Mahkemesi Satış Memurluğunda) düzenlenen belgenin sıra cetveli olarak kabul edilemeyeceği ve şikayetin kabulü ile bu belgenin iptaline karar verilmesi gerektiği-
GSM aboneliğine ilişkin sözleşmeye dayalı olarak tahakkuk olunan fatura bedelinin tahsiline ilişkin uyuşmazlığın, sözleşme hukuku çerçevesinde çözümlenmesi gerektiği ve on yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiği-
İşçinin haklı bir nedene dayanmadan ve bildirim öneli tanımaksızın sözleşmesini feshinin, istifa olarak değerlendirilmesi gerektiği- Davalı asilin; sözleşmesini, imza ve içeriğine itiraz etmediği istifa dilekçesi ile sonlandırmış olduğu, istifasının haklı nedene dayandığını ispatla yükümlü olduğu; ispatın, davalının yasal süresi içerisinde davaya sunacağı cevap ve bildireceği deliller ile mümkün olduğu-
Dar yetkili icra mahkemesinin ilamdaki nitelendirme ile bağlı olduğu, ilamın yorum yoluyla değiştirilemeyeceği- Merkez Bankası sitesinden alınan faiz tablosu fiilen uygulanan değil, uygulanması muhtemel olan en yüksek mevduat faiz oranlarını göstermekte olduğundan bu verilere göre faiz hesaplaması yapılamayacağı- Faizin gecikme faizi olarak nitelendirilmesinin sonuca etkili görülmediği gibi bankalarca bildirilen en yüksek faiz oranlarının talep edilen orandan daha yüksek olması durumunda taleple bağlılık ilkesi gözetilerek yapılan hesaplamanın da usul ve yasaya uygun olduğu- Mahkemece hükümde yargılama giderlerine harç katılarak 1606 sayılı kanunu değiştiren 3685 sayılı Kanun’un 2.maddesi uyarınca harçtan muaf olan davalı Türkiye Kızılay Derneği’ne harç yükletilmesi, davanın kısmen kabulü ve davalının harçtan muaf oluşu karşısında karar-ilam harcına hükmedilemeyeceğinin ve davacının yatırdığı harçların iadesi gerektiğinin, kabule göre de, harç masrafının diğer yargılama giderlerine katılarak kabul/redde göre oranlanamayacağının düşünülmemesi hatalı olup, bozma sebebi ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediği-
Paylaştırma ve ortaklığın giderilmesi için satış yapılması gereken hâllerde, sulh hukuk mahkemesi hâkiminin satış için bir memur görevlendireceği ve malların satışı İcra ve İflas Kanunu hükümlerine göre yapılacağı- Temyiz incelemesi aşamasında yürürlüğe giren -7343 s. K. ile değişik- İİK 134/5-3 gereğince, fesih gerekçeleri ve feshi isteyenin sıfatı gözönünde bulundurulduğunda, davanın ihale sürecini uzatmaya matuf olmadığı anlaşıldığından, ölçülülük ilkesi nazara alınarak davacı aleyhine hükmedilen para cezasının, ihale bedelinin (%10'undan) % 5’ine indirilmesi gerekeceği-
Basit yargılama usulüne tabî olan pek çok dava ve işin sözlük anlamıyla “basit” davalar olmadığı- Nafakanın arttırılmasına ilişkin davada duruşma yapılarak inceleme yapılmasının zorunlu olduğu-
Maddi hukuktan kaynaklanan bir def'i olup; usul hukuku anlamında ise bir savunma aracı olan zamanaşımın, tüketici mahkemelerinde görülen davalarda, cevap süresi içinde verilen cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerektiği- Sonradan zamanaşımı def’inin ileri sürülmesi, savunmayı genişletme yasağına tabi olduğu- Bu nedenle, davalı, sonradan davacının açık muvafakati veya ıslah yolu ile zamanaşımı def’inde bulunabileceği-