İlk işe giriş tarihinde henüz 18 yaşını doldurmamış davacının sigorta başlangıç tarihi olarak 18 yaşını doldurduğu tarihin esas alınacağı- 18 yaşından önceki çalışma süreleri için ödenen malullük, yaşlılık ve ölüm sigortası primlerinin ise prim ödeme gün sayılarının hesabına dâhil edileceği ve prim ödeme gün sayısına dâhil edilen malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primlerinin hem yaşlılık aylığı bağlanma koşullarında hem de yaşlılık aylığı hesaplamasında dikkate alınacağı anlaşıldığından davacının eldeki sigorta başlangıcının tespiti davasını açmakta hukukî, korunmaya değer ve güncel bir yararı bulunduğu-
Toptan bir yararlılıktan çok, 2822 s. Kanun'un 6/II. maddesinin (6356 sayılı Kanun'un 36/I. maddesinin) metninden anlaşılacağı üzere tek lehe hüküm olmasının yeterli olduğu- Toplu iş sözleşmesi ile verilen tüm haklar dikkate alındığında, işçi iş sözleşmesine göre daha avantajlı olabilir ise de, bunun tek başına yeterli olmadığı; özellikle kök ücret konusunda, iş sözleşmesi lehe ise kök ücretin yüksekliği, Toplu İş Sözleşmesindeki ücretle birlikte diğer sosyal hakları da etkileyeceğinden kök ücretin toptan bir etkisinin de olacağı- Yararlılık (işçi yararına şart) ilkesinin, mutlak emredici niteliği ile Toplu İş Sözleşmesinde geçerli olan düzen ilkesi ile Anayasa’nın 10, 4857 s. İş Kanunu’nun 5. maddesindeki eşitlik ilkesinden önce uygulanacağı- Temel ücretin, davacının diğer sosyal hakları ile ücret baz alınarak hesaplanan fazla çalışma, hafta ve genel tatil ücreti gibi alacaklarını da etkilemekte olduğu- İşveren tarafından toplu iş sözleşmelerinin uygulanması neticesinde, iş sözleşmesinde kararlaştırılan ücretin davacının sendikaya üyeliği ve toplu iş sözleşmesinden yararlanmaya başlanması üzerine düşürülmesinin, 2822 sayılı Kanun'un 6/II. maddesi (6356 sayılı Kanun'un 36/I. maddesi) uyarınca işçiye yaralılık ilkesinin ihlali niteliğinde olup, yasaya aykırı olduğu- Davacı, daha önce toplu iş sözleşmesi kapsamında çalışmadığı için düzen ilkesinden de söz edilemeyeceği, düzen ilkesinin uygulanabilmesi için öncesinde de bir Toplu İş Sözleşmesinin bulunması gerektiği- Düzen ilkesinin, her toplu iş sözleşmesinin kendi yürürlük süresi içinde hükümlerini doğurduğu, bağıtlanan yeni bir toplu iş sözleşmesinin (eskisine nazaran işçinin daha aleyhine hükümler ihtiva etse de) eskisinin yerini alacağı esasına dayandığı- Mahkemece, davalının zamanaşımı savunması nazara alınarak hesap dönemine ilişkin tüm ücret bordrolarının dosyaya getirtilmek suretiyle davacının ücret farkından kaynaklı taleplerine ilişkin hesaplamanın yerinde olup olmadığı denetlenerek, varsa eksik ödemenin davalıdan tahsiline karar verilmesi gerektiği-