Elektrik enerji bedelinden abone ile birlikte kullanıcı müştereken ve müteselsilin sorumlu olacaklarından, mahkemece davalının dava konusu yerle ilgili aboneliği varsa sözleşmesi ibraz ettirilerek, sözleşmesi yoksa, davalının kullanıcı olup olmadığı sorgulanarak, oluşan sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
İtirazın iptali davası sonuçlanıp kesinleşmeden tasarrufun, iptali davasının esası hakkında karar verilmesi mümkün değildir. İtirazın iptali davası, tasarrufun iptali davası için ön mesele teşkil eder. Mahkemece itirazın iptali davasının sonuçlanmasının ve verilen kararın kesinleşmesinin beklenilmesi ve ondan sonra tasarrufun iptali davasının incelenip, oluşacak sonuca göre karar gerekeceği-
Davalı borçlu, aleyhindeki icra takibinde hem borca hem de icra dairesinin yetkisine itiraz etmiştir. Bu durumda mahkemece, İİK. nun 50. maddesi uyarınca öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın sonuçlandırılması gerekeceği-
Gecikme zammı “faiz” niteliğinde olup, gecikme faizine takip tarihinden sonra temerrüt faizi uygulanacak şekilde hüküm kurulmasının BK. nun 104/ son maddesine aykırı olacağı-
Taraflar tacir olduğundan, 4077 s. Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 3/e maddesinde tanımlanan tüketici kapsamında mütalaa edilemeyeceğinden, uyuşmazlığın genel mahkemelerin görevi dâhilinde olacağı-
Davalı, davaya karşı verdiği cevap ve diğer dilekçelerinde “borcu ödediğini, borçlu olmadığını” beyan etmiş olup, akdi ilişkiyi kabul etmiştir. Bu durumda davada ispat külfetinin, ödeme definde bulunan davalı yanda olduğu gözetilip, ödemeye ilişkin delilleri sorularak ve gerektiğinde ticari defterleri incelenip ve tüm deliller birlikte değerlendirilip karar verilmesi gerekeceği-
Hükme esas alınan bilirkişi ilk ve ek raporu, yeterli incelemeyi içermediği gibi, Yargıtay denetimine de elverişli bulunmamaktadır. Mahkemece tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılmış ise de, ticari defterin ispat kuvvetini düzenleyen TTK. nun 82 ve devamı (şimdi; HMK.’nun 222.) maddelerinde öngörülen hükümler irdelenmediğinden, mahkeme kararının bozulması gerekeceği-
Davacı banka, tarımsal krediler sözleşmesine dayalı olarak takip yapmış olup, takibinde haksız ve kötüniyetli kabul edilemeyeceği gözetilmeden, kötüniyet tazminatıyla sorumlu tutulmasının bozmayı gerektireceği-
Faturaya dayalı alacağın likit (bilinebilir, belirlenebilir) olduğu gözetilerek, icra inkâr tazminatına hükmedilmesi gerekeceği-
Davalı borçlu, aleyhindeki icra takibinde hem borca hem de icra dairesinin yetkisine itiraz etmekle, itirazın iptali davalarında yetkili icra dairesinde takip yapılması dava şartlarından olup, bu durumda mahkemenin öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı sonuçlandırıp oluşacak duruma göre diğer talepleri inceleme konusu yapması gerekeceği-