Mahkemece HMK'nin 31. maddesinde düzenlenen hakimin davayı aydınlatma ödevi kapsamında davacı tarafa, takip ve dava konusu cari hesap alacağının oluşumunu ayrıntılı bir şekilde açıklattırıp davacı delilleri arasında gösterilen virman yazıları ile elektronik postalar üzerinde durularak ayrıca taraf defterlerindeki farklılığın neden kaynaklandığının tarafların defter kayıtları karşılaştırılmak suretiyle tespiti için konusunda uzman yeni bir bilirkişiden rapor alınarak tüm deliller birlikte değerlendirildikten sonra varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekeceği-
Kendi imzasını taşıyan genel kredi sözleşmelerine dayalı olarak borçluya kullandırılan kredilere kefil davalının, kefalet limiti ve kendi temerrüdünün hukuki sonuçlarından sorumlu olduğu- Mahkemece öncelikle davalı kefilin imzasını taşıyan sözleşmelerden doğan bir borç bulunup bulunmadığının belirtilmesi ve daha sonra kefilin durumunun ağırlaştırılıp ağırlaştırılmadığının irdelenmesi yönünden konusunda uzman yeni bir bilirkişi kurulundan rapor alınıp, uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekeceği-
İtirazın iptali ve icra tazminatı istemi-
5411 Sayılı kanundan kaynaklanan fon alacaklarına ilişkin dava ve takiplerde zamanaşımı süresinin 20 yıl olduğu,bu kanun ile fon alacağının tahsili bakımından yarar görülerek zamanaşımı ve diğer konularda fon lehine getirilen hükümlerin makable şamil olduğu-
İspat yükü kendisinde olan davalı tarafın çekle yaptığı ödemeyi kanıtlamışsa da davacıya fatura karşılığı verdiği malları teslim ettiğini usulüne uygun delillerle kanıtlayamadığı, mahkemece davacı tarafça kendisine teklif edilen yeminin de eda edildiği gözetilerek bir karar verilmesi gerekeceği-
Davacı tarafından davalıya satılan mallarla ilgili olarak davalı tarafından söz konusu ödemelerin davacıya yapıldığı açıkça kabul edilmiş olmakla, mahkemece söz konusu ödemeler dikkate alınmaksızın yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı-
Mahkemece, davacının talebini aşar şekilde hüküm kurulması doğru olmadığı gibi sadece kısmi itiraz gözetilerek bir karar verilmesi gerektiği halde itiraza uğramayan kısmı da kapsar şekilde takibin aynen devamına şeklinde karar verilmesinin de isabetsiz olduğu-
İtirazın iptali-
Kesinleşen icra takibine karşı itirazın iptali davası açılmasında hukuki yarar bulunmadığı- Davalılar yararına hükmedilen vekalet ücretinin ne şekilde hesaplandığı, hangi miktar üzerinden takdir edildiği konularında açık ve net bir gerekçe gösterilmeden hüküm kurulmasının hatalı olduğu-
Mahkemece sunulan faturaların takibe dayanak yapılan “cari hareket dökümü” başlıklı belgede yer alıp almadığı ve imza bulunan faturalar yönünden bu imzaların davalı yetkilisi ya da çalışanlarına ait olup olmadığı hususları üzerinde durularak imzalar yönünden davalının isticvabı ile gerektiğinde imza incelemesi de yaptırılmak suretiyle varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekeceği-