Borçlunun cezaevinde tutuklu olduğu sırada (tutuklandığı gün olan) ............... tarihinde Tebligat Kanunu'nun 21. maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğ edildiği görülmüş olup bir icra takip işlemi olan ödeme emri tebliğinin İİK’nun 54. maddesindeki yazılı usule aykırı yapıldığından yok hükmünde olduğu, bu nedenle borçlunun icra mahkemesine yaptığı ................ tarihli itirazın süresinde olduğunun kabulü gerekeceği, o halde; işin esası incelenip oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Asliye hukuk mahkemesinin itirazın iptaline ilişkin kararı üzerine alacağın haricen tahsil edilip, kararın bozulmasından sonra asliye hukuk mahkemesince verilen yeni karar üzerine fazla ödenmiş olan paranın tahsili için başlatılan genel haciz yolu ile ilâmsız takipte ödeme emrinin takip talebinde gösterilen asliye hukuk mahkemesinin ilâmındaki vekile tebliğinin usul ve yasaya uygun olduğu, "takip dosyasına vekil tarafından ayrıca vekâletname ibraz edilmemişse , ödeme emrinin asıla tebliği gerektiği" görüşünün HGK çoğunluğunca benimsenmediği-
Asıl borçlu ile ipotek veren üçüncü kişi arasında zorunlu takip arkadaşlığı bulunması ve icra takibi sonuna kadar haklarında birlikte takip yapılması gerektiğinden asıl borçlu hakkında verilen iflas erteleme kararının, ipotek veren üçüncü kişi yönünden de sonuç doğuracağı- İcra takibinin sadece ipotek veren aleyhinde devam edilerek ipotek konusu taşınmazın satışının gerçekleştirilemeyeceği- İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takiplerde ipotek veren üçüncü kişi ise asıl borçlu ile üçüncü kişi arasında İİK'nın 149 ve 149/b maddesi hükümleri gereğince şekli bakımdan zorunlu takip arkadaşlığı bulunduğu-
C.rtesi günü takip muamelesi yapılması mümkün olmamasına rağmen, sanığın alacaklı vekilinin takip talebini aldığı, harç ve yol giderleri ödenmediği halde hacze karar vererek borçluya ait adreste haciz işlemi yaptığı, tutanak düzenleyerek borçlu ve kefilinden ödeme taahhüdü aldığı, daha sonra takip talebindeki tarihi iğfal kabiliyetine haiz olmayacak şekilde düzelterek görev gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle alacaklının menfaatine, borçlunun mağduriyetine neden olduğu, sanığın soruşturma aşamasında Cumhuriyet Savcısı tarafından alınan ifadesinde de suçunu ikrar ettiği anlaşıldığından, görevi kötüye kullanma suçunun sübuta erdiği-
Alacaklının borçlunun evinde haciz işlemi yapılmasını istediği mayıs ayı itibariyle İstanbul ilinde güneşin doğuş saati de dikkate alındığında İİK'nun 51. maddesine göre saat 7:00 hacze engel teşkil edecek bir hüküm olmadığında, yasal olmayan gerekçe ile şikayetin reddine karar verilemeyeceği-
1 Mayıs günü, “resmi tatil” olarak kabul edilmiş olduğundan, bugün yapılan ihalenin icra mahkemesince feshine karar verilmesi gerekeceği-
İhtiyati haciz kararının ‘etkili bir tedbir işlemi’ niteliğini taşıyıp, bir ‘icra takip muamelesi’ sayılmadığından, alacaklının itirazla duran icra takibi aşamasında ihtiyati haciz kararı alıp bunu uygulatabileceği–
“Çocukla kişisel ilişki kurulmasına” ilişkin ilam uyarınca çocuğu teslim almış olan babanın, ilamda belirtilen süre sonunda çocuğu anneye teslim etmemesi üzerine, birkaç kez gidilen adreste çocuğun bulunamamasından sonra, “gece çocuğun evde bulunması ihtimali” nedeniyle, gece -babanın muhtemel adresinde- teslim işlemi yapılabilir mi?–
Öğle tatilinde ihale yapılabileceği (ihale saati olarak 12.30 - 12.45 saptanabileceği)—