TÜRK TİCARET KANUNU > - Kıymetli Evrak > - Hamile Yazılı Senetler > - C) İptal kararı > - I - Genel olarak > Madde 663 - 3. İlan ile çağrı, başvuru süresi
Takip dayanağı senede (bono) vade tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK’nun uygulanması gerektiği- TTK’nun 662. maddesinde; “müruruzaman; dava açılması, takip talebinde bulunulması, davanın ihbar edilmesi veya alacağın iflas masasına bildirilmesi sebepleriyle kesilir” hükmüne yer verildiği- TTK'nun 662. maddesinde dava açılması ile kastedilenin, kambiyo senetleri hukukuna ilişkin bir talep dolayısıyla yetkili mahkeme nezdinde, usulüne uygun bir davanın açılmış bulunması olduğu- Örneğin senet borçlusunun açtığı senet iptal davası, ihtiyati haciz, ihtiyati tedbir, önceki davada fazlaya ilişkin hakların saklı tutulması vs. davalarının da zamanaşımını kesmeyeceği- Zira açılmış bulunan davanın, HUMK'nun 237. maddesindeki kesin hükme konu teşkil edecek biçimde nizalı kazaya konu edilmesi gerektiği- Anılan maddede mücerret dava açılmasından söz edilmekte olup, bu davanın kimin tarafından açılacağı hususunda bir açıklık bulunmadığı- Ancak borçlu tarafından açılacak davada, alacaklı durumundaki davalının, itirazını def’i yolu ile ileri sürmesi halinde borçlu tarafından alacaklı aleyhine açılan menfi tespit davasının da bu nedenle zamanaşımını kesmesi gerektiği- Somut olayda; borçlu tarafından alacaklı aleyhine açılan menfi tespit davasında; alacaklının menfi tespit davasına itirazını def’i yolu ile ileri sürmediği- İcra dosyasının incelenmesinde; ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği ve takibin kesinleştiği, takibin kesinleşmesinden sonra dosyanın işlemsiz bırakıldığı ve yeniden başlayan 3 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu- O halde, İİK'nun 71/son maddesi göndermesiyle uygulanması gereken İİK. m. 33/a uyarınca, borçlu yönünden icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerektiği-
Alacaklı durumundaki davalının itirazını def'i yolu ile ileri sürdüğü menfi tespit davasının, zamanaşımını keseceği ve kararın kesinleşme tarihine kadar zamanaşımı işlemeyeceği-
Tanzim yeri olarak idari birim adının yazılması yeterli ve zorunlu olup, ayrıca adres gösterilmesi mecburiyetinin bulunmadığı- Takip dayanağı bonolarda tanzim yeri unsuru bulunmadığından anılan belge kambiyo senedi niteliğinde olmayıp, adi senet hükmünde bulunduğundan bu belge, on yıllık zamanaşımına tâbi olup; sözkonusu senetteki alacak ile ilgili olarak on yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığı- Takip dayanağı bonoyu ciro yolu ile elinde bulunduran alacaklının, şikayetçi keşideci ve aval veren hakkında takibin kesinleşmesinden sonra devam eden takip işlemleri sırasında, şikayetçi borçlular yönünden (3 yıllık) zamanaşımını kesen herhangi bir işlem yapılmadığından mahkemece takibe konu bono yönünden istemin kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerektiği-
6762 s. TTK'nın 670. maddesi (TTK.730/20. maddesi göndermesiyle) uyarınca ilandan sonra ancak karardan önce çekin asli müdahil tarafından ibraz edilmesi karşısında, davacıya bu çekle ilgili olarak istirdat davası açması için süre verilmesi gerekeceği; ilan süresi içerisinde mahkemeye getirilmediğinden bahisle bu çek yönünden iptal kararı verilmesinin doğru olmadığı-
Borçlunun maaşına haciz konulmasının talep edilmesinden sonra şikayet tarihine kadar zamanaşımını kesecek bir icra takip işleminin yapılmaması ve TTK.’da zamanaşımına ilişkin sayılan sebeplerin de bulunmaması karşısında, zamanaşımı gerçekleştiğinin kabul edileceği, maaş haczi konusunda müzekkere yazılması ve maaştan kesintilerin icra dosyasına girmesinin beklenmesinin, zamanaşımını kesmeyeceği-