Sanığın mal bildiriminin, yaşam tarzına göre geçim kaynak ve olanakları ile, takip konusu borcun ne şekilde ödeneceğini içermemesi nedeniyle İİK'nın 74. maddesinde düzenlenen şartları taşır nitelikte mal beyanı olarak kabulü mümkün bulunmadığından isnat edilen suçun oluşmadığı anlaşılmakla, unsurları oluşmayan suçtan beraat kararı verilmesi yerine yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesinin Kanun'a aykırı olduğu-
"Gerçeğe aykırı beyanda bulunma” suçunun oluşabilmesi için, borçlunun; aleyhine başlatılan bir icra takibi nedeniyle süresi içerisinde verdiği ve bu Kanun’un 74 üncü maddesindeki unsurları da içermek suretiyle geçerli olan mal beyanında bulunması gerektiği- Sanığın icra takip dosyasına sunduğu mal beyanı İİK'nun 74. maddesindeki unsurları içermediğinden sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerektiği-
Borçlunun mal beyanında bildirmiş olduğu malların haczedilmezlik iddiasından feragat etmiş olmayacağı- Borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunduğu taşınmazlara, tapuda haciz şerhinin işlendiği, borçluya İİK'nun 103. maddesine ilişkin davetiye tebliğ edilmediği, borçlunun hacizlerden haberdar olduğunu beyan ettiği anlaşılmakla, bu tarihte yapılan meskeniyet şikayetinin süresinde olduğunun kabulü gerektiği- Borçlunun şikayete konu hacizlere muttali olduğu kabul edilen mal beyanı dilekçesinin dosyaya sunulduğu ancak şikayete konu icra dosyasından herhangi bir bilgi alınmadığı anlaşıldığından, bu mal beyanı dilekçesi ile borçlunun şikayete konu haczi öğrendiğinin kabul edilemeyeceği-
Mal beyanının borca yetecek mal, alacak ve haklarını göstermekten ibaret olduğu ve davalının bununla yetinmeyip kanuni bir zorunluluk yokken açıkça “...bu borcumu ileride ödeyeceğim...” demek suretiyle dava konusu icra takibinde talep edilen borcu açıkça kabul ve ikrar ettiğinden, mahkemece “menfi tespit davasının kabulüne” hükmedilmesinin hatalı olduğu-
İİK.'nun 74 üncü maddesi uyarınca, borçlunun borcuna yetecek miktarda beyanda bulunmasının yeterli olması karşısında, borçlu sanığın mal beyanı dilekçesinde bildirdiği .... plakalı aracın değeri belirlenip, satışı hâlinde üzerindeki diğer hacizli dosya alacakları ile birlikte bu dosya borcunu da karşılayıp karşılamayacağı yönünde araştırma yapılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir edilmesinin gerekeceği-
Sanığın hacizli de olsa taşınmazlarını mal beyanı sırasında icra dairesine bildirmemiş olması halinde, İİK.’nun 338. maddesinde düzenlenmiş olan “gerçeğe aykırı beyanda bulunma suçu” oluşur mu?-
İİK.’nun 352/II maddesi uyarınca “takibi şikayete bağlı suçlarda, dava ve cezanın 354. maddede yazılı sebeplerle düşeceği”nin kararda belirtilmesi gerekeceği-
İcra dairesine yaptığı mal bildiriminde “yaşam tarzına göre geçim kaynak ve olanaklarını” belirtmemiş olan borçlunun bu beyanının İİK.’nun 74. maddesinde öngörülen koşullara uygun olmaması nedeniyle, geçerli bir “mal beyanı” olarak kabul edilemeyeceği; böyle geçersiz bir mal beyanına dayalı olarak da, sanık hakkında İİK.’nun 338. maddesi uyarınca “gerçeğe aykırı mal beyanında bulunmak suçu”ndan dolayı sanık hakkında mahkumiyet kararı verilemeyeceği-
Sanığın nüfus kaydı getirtilip, dosya içerisine konulmadan mahkumiyet kararı verilemeyeceği-