Davalısı apartman yönetimi olan iş mahkemesinin ilamına dayalı olarak 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 20, 35, 38 ve 40. maddeleri uyarınca, ilama konu borcun yasal sorumlusu konumundaki kat malikleri olan borçluların ilamda taraf olmadıklarına ilişkin şikâyetinin reddine dair direnme kararının usul ve yasaya uygun olduğu-
Davacının kat malikleri tarafından seçilmiş yönetici olarak görev yaptığı dönem yönünden taraflar arasında iş sözleşmesi değil, 634 sayılı Kanun’dan kaynaklanan vekalet ilişkisi bulunduğu, davacının kat maliki olmamasının ve ücretle çalışmasının da ilişkinin mahiyetini değiştirmeyeceği- Mahkemece, bahsi geçen dönem bakımından, taraflar arasındaki ilişkinin iş sözleşmesine dayandığının kabul edilmesi hatalı olduğundan, bu dönem yönünden iş mahkemelerinin davaya bakmaya görevli olmadığı esas alınarak dava tefrik edilerek, görev yönünden usulden red kararı tesis edilmesi; kabule konu tarihler arasındaki aralıklı çalışmaları dikkate alınarak yargılamaya devam edilmesiyle hüküm altına alınan alacakların yeniden değerlendirilmesi gerektiği-
Dava tarihi itibari ile ...in yöneticilik vasfının bulunup bulunmadığı ve dolayısı ile davacının işvereni olan Site Yönetimini temsil yetkisinin bulunup bulunmadığı hususu netleştirilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulmasının hatalı olduğu-
Dava konusu hasarın; sitenin ortak kullanım alanındaki su deposu arızasından kaynaklı su baskını sonucu meydana geldiği iddia edildiğinden, davacının talep ettiği tazminat yönünden, davalı site yöneticisinin 634 s. Kat Mülkiyeti Kanunu mad. 38 ve sözleşmeden kaynaklanan temsil görevi kapsamında pasif husumet ehliyetinin bulunduğunun kabulü gerektiği-
Yönetici ve denetici seçimi ile elektrik ve su saatlerinin ön ödemeli süzme saatlerle değiştirilmesi, ön ödemeli saatlerin kullanılması, aksi halde bu hizmetlerin kesilmesine dair 7'ye karşı 2 oyla alınan kararların bütün kat maliklerinin sayı bakımından çoğunluğu ile alınmadığı, aidat ödemeyen kiracıların site içerisindeki sosyal faaliyetlerden faydalandırılmaması yönündeki karardan sosyal faaliyetlerin neler olduğu açıklayıcı şekilde belli değil ise de sosyal tesislerden veya bir kısım ortak alanlardan faydalandırmamayı da içereceği gözetilerek kat malikinin mülkiyet hakkına dayanarak sözleşmeyle devrettiği kullanma ve yararlanma kapsamındaki kiracının şahsi hakkına müdahale niteliğinde kat malikleri kurulunda karar alınamayacağı gerekçesiyle bu konudaki alınan kararların iptaline karar verilmesi ile yetinilmesi gerektiği; bütün kararların çoğunluk sağlanmadan alındığı gerekçesiyle toplantının iptaline karar verilmesinin doğru olmadığı-
İşyeri sigorta poliçesi nedeniyle hasar bedelinin ortak yerlerden kaynaklandığı iddiasıyla apartman yönetiminden rücuen tahsili istemine ilişkin davada, Kat Mülkiyeti Yasası'nın 35. maddesi hükmünde, ana gayrimenkulün gayesine uygun olarak kullanılması, korunması, bakımı ve onarımı için kat maliklerinin yararına gereken tedbirlerin alınması yöneticinin görevleri arasında olduğundan dava konusu hasarın binanın genel giderinin tıkanarak geri tepmesinden kaynaklandığı iddia edildiğinden davacının talep ettiği tazminat yönünden, davalı apartman yönetiminin 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 38. maddesi ve sözleşmeden kaynaklanan temsil görevi kapsamında pasif husumet ehliyeti bulunduğu-
Binanın genel giderinin tıkanarak geri tepmesinden kaynaklandığı iddia edilen hasara ilişkin davada, davacının talep ettiği tazminat yönünden, davalı apartman yönetim kurulunun, 634 s. Kat Mülkiyeti Kanunu mad. 38 ve sözleşmeden kaynaklanan temsil görevi kapsamında pasif husumet ehliyeti bulunduğu ve 634 s. Kat Mülkiyeti Kanunu mad. 19 uyarınca, her kat malikinin ana gayrimenkule ve diğer bağımsız bölümlere, kusuru ile verdiği zarardan dolayı diğer kat maliklerine karşı sorumlu olduğu- 634 s. Kat Mülkiyeti Kanunu'nun ek 1. maddesi uyarınca, kat mülkiyetinden kaynaklanan her türlü uyuşmazlığın değerine bakılmaksızın sulh hukuk mahkemesinde çözümleneceği- Mahkemece, "sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu" gözetilerek davanın görevsizlik nedeniyle dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekirken, husumetten reddedilmesinin hatalı olduğu-
Üzerinde kat mülkiyeti kurulmuş olan ana taşınmazdaki ortak alanların işgal edilmesi durumunda, kendisine ecrimisil davası açmak üzere kat malikleri kurulunca yetki verilen apartman yöneticisinin (yönetim adına) ecrimisil talebiyle dava açma ve taraf olma sıfatının bulunduğu-
İş mahkemesi ilamında “...634 s. Kanunu'nun 20/a maddesi gereğince .... Sitesi A-B Blok kat maliklerinden eşitlikle alınarak davacıya verilmesine...” şeklinde kat malikleri aleyhinde hüküm kurulmuş olduğundan, icra emrinde de kat maliklerinin borçlu olarak gösterilmesi gerektiği, site yönetimi aleyhine takip yapılmasının hatalı olduğu- "Kat maliklerinin ya da kat malikleri kurulunun ayrı bir tüzel kişiliğinin bulunmamasının, yöneticinin Özel Kanundan doğan yetkisini ortadan kaldırmayacağı, yöneticinin, yasadan doğan ve kat maliklerini temsil yetkisi içinde bulunan işlerden dolayı 3. kişilerle yaptığı sözleşmelerden kaynaklanan uyuşmazlıklarda yönetimin (yöneticinin) aktif ve pasif husumet ehliyetinin bulunduğu, bu nedenle ana taşınmazın ortak giderleriyle ilgili davada kat maliklerinin taraf olarak yer almalarının yasal zorunluluk olarak öngörülmediği, yine hükmün salt yönetim kurulu başkanı veya yönetici hakkında kurulamayacağı, yasal temsilci durumundaki bu kişilerin aleyhine 'kat maliklerini temsilen' olduğu açıklaması ile hüküm kurulmasının olanaklı olduğu, davanın yönetim aleyhine açılması ve kararda gösterilen davalı aleyhine icra takibi yapılması nedeniyle ilamın infazının yönetim hakkında yapılmasının usule uygun olduğu" şeklindeki görüşün HGK. çoğunluğu tarafından benimsenmediği-
Ana gayrimenkulün sekiz veya daha fazla bağımsız bölümü varsa, yönetici atanmasının mecburi olduğu, yöneticinin görevlerinin yönetim planında belirtileceği ve yönetim planında aksine hüküm olmadıkça, yöneticinin kanunda sayılan işleri göreceği- Kat mülkiyetine ilişkin borç ve yükümlerini yerine getirmeyen kat maliklerine karşı dava ve icra takibi yapılması ve kanuni ipotek hakkının kat mülkiyeti kütüğüne tescil ettirilmesinin yöneticinin görevi olduğu-