Avukat olan davacının hatasını tespit eden Yargıtay bozma kararının tebliğinin ertesi günü mahkemeye dilekçe sunması ve sigorta poliçesinin düzenlenmiş olması karşısında, davacının, tazmin talebine konu olayı sigorta poliçesinin düzenlenmesinden önce bildiğinin kabul edileceği- Davacının zararın talep edilebileceğini de bilinmesi gerektiğinden, rücuen tazminat davasının Avukatlık Mesleki Sigorta Sözleşmesinin hükümsüz olması nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği-
Sigortalı en az üç yıldan beri devam eden ve ölüm ihtimaline karşı yapılan bir sözleşmede, bu süre geçtikten sonra intihar ederse veya intihara teşebbüs sonucu ölürse, sigortacının sigorta bedelini ödemekle yükümlü olacağı ve sigortalının intiharı veya intihara teşebbüsü sonucu ölümü, akli melekelerindeki bir rahatsızlık sebebiyle üç yıldan önce gerçekleşmiş ise sigortacının sigorta bedelini ödemek zorunda olacağından sigortalının vefatının ani ve harici bir hadisenin tesiriyle iradesi dışında ölmesi olarak kabulünün mümkün olmaması, vefat sebebinin zararlı madde alımı olması, sigortalının kendisini bile bile ağır tehlikeye maruz bırakacak davranışta bulunması ve sözleşme süresinin en az 3 yıl devam etmiş olması gerektiğinin anlaşılması ancak sigortalının sigorta poliçesinin tanziminden yaklaşık 8 ay sonra vefat etmiş olması dikkate alındığında, başvurunun reddine karar verilmesi gerekirken kabulü doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerektiği-