Kadastro tespitine itiraz niteliğindeki davada verilen karardan sonra -28.04.2018 tarihinde yürürlüğe giren- 7139 sayılı Kanunun 33. maddesi uyarınca, Davacı Orman Yönetiminin harçtan muaf olduğu-
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede orman kadastrosu 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılmıştır. Ancak karar tarihinden sonra, 28.04.2018 tarihinde yürürlüğe giren 7139 sayılı Kanunun 33. maddesi ile Orman Genel Müdürlüğü, 02/07/1964 tarihli ve 492 sayılı Harçlar Kanununa göre alınan harçlardan, bu Kanunda belirtilen görevleri kapsamında düzenlenen kâğıtlar sebebiyle damga vergisinden ve tapu ve kadastro işlemlerinden kaynaklanan döner sermaye hizmet bedellerinden muaftır, hükmü gereğince Orman Yönetiminin açtığı dava nedeniyle aleyhine harçlara hükmedilmesi hatalı olup bu hususlar yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
Çekişmeli parsel ve çevresinin orman sayılan yerlerden olup olmadığını araştırmak için kullanılabilecek en eski tarihli resmi belgelerin askeri amaçla çekilen hava fotoğrafları ve düzenlenen memleket haritaları olduğu- Kadastro tespitine itiraza ilişkin davaya konu taşınmazın bulunduğu yörede orman kadastrosu 5304 sayılı Kanunla değişik 3402 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılmış olup mahkemece yapılan araştırma ve hükme dayanak yapılan uzman orman bilirkişi kurulunun raporu kendi içinde çelişkili ve yetersiz olduğundan hükme esas alınamayacağı-
20. HD. 12.12.2019 T. E: 2017/5471, K: 7450-
20. HD. 12.12.2019 T. E: 4398, K: 7363-
Uzman orman bilirkişisi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın 1966 yılında yapılan tahditte orman sınırına bitişik olarak tahdidin dışında orman sayılmayan yerde bulunduğu anlaşıldığından, davanın reddine karar verilmesinin isabetli olduğu- Orman Yönetiminin yenileme kadastrosuna itiraza dair açtığı dava nedeniyle aleyhine harçlara hükmedilmesinin hatalı olduğu-
Mera komisyon kararına itiraz ve tescil istemi-
Bozma kararı öncesi ve sonrası aynı bilirkişi tarafından verilen raporlar arasında çelişki oluştuğu halde, mahkemece farklı bilirkişi tayin edilerek bu çelişkinin giderilmemesinin hatalı olduğu-  Eksik araştırma ve incelemeye dayalı hüküm kurulamayacağı-Kadastro tespitine itiraz istemine ilişkin davada, taşınmazın niteliği ve kullanım durumu ile tasarruf sınırlarının belirgin olarak görünüp görünmediği belirlenerek, taşınmazın üzerindeki bitki örtüsünün cinsi, yaşı, dağılımı, kapalılık oranının açıklandığı yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınması gerektiği- Araştırma sonucu, taşınmazların orman sayılan yerlerden olmadığı belirlendiği takdirde, bu kez, zilyetlik yolu ile kazanma koşulları araştırılarak, yapılacak keşifte, tarım uzmanı bilirkişi olarak ziraat mühendisine inceleme yaptırılıp, taşınmazın zilyetlikle kazanılabilecek kültür arazisi niteliğinde olup olmadığı belirlenip, bu yolda rapor alınması; komşu parsellerin tutanak ve dayanakları getirtilip uygulanarak, bu taşınmazları sınır olarak nasıl nitelendirdikleri araştırılması; varsa, zilyetlik tanıkları taşınmazlar başında dinlenmesi; zilyetliğin ne zaman başladığı, kaç yıl süreyle ne şekilde devam ettiği sorulup, kesin tarih ve olgulara dayalı, açık yanıtlar alınıp; tesbit tarihine kadar davacı yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşup oluşmadığının belirlenmesi; 3402 s. Kadastro Kanununun 14. maddesinde yazılı diğer koşulların yanında adına tescil kararı verilecek kişi ya da kişiler ile diğer mirasçılar ve onların miras bırakanları yönünden aynı çalışma alanı içerisinde belgesizden zilyetliğe dayalı olarak tespit ve tescil edilen taşınmaz olup olmadığı, varsa cinsi, parsel numaraları ve miktarı, tapu ve ilgili kadastro müdürlüklerinden ve yine, davacı yanında, murisler ve mirasçıları yönünden de tapu ve ilgili kadastro müdürlükleri ile mahkeme yazı işleri müdürlüğünden ayrı ayrı sorularak, gerektiğinde tespit tutanak örnekleri ve tapu kayıtları ya da tescil dava dosyaları getirtilip incelenmesi, sulu ve susuz olarak kazanılmış toprak miktarı belirlenip, Kanunun getirdiği sınırlamanın aşılıp aşılmadığı saptanarak, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilerek bir hüküm kurulması gerektiği- Davalılar Hazine ve Orman Yönetimi hakkındaki ret sebebi ortak olduğundan, davalılar lehine tek vekalet ücreti verileceği-
20. HD. 09.12.2019 T. E: 4304, K: 7269-