Davacı tarafın ticari defterleri üzerinden yaptırılan incelemede ödenen 20.000,00 TL'lik bedelin düşülmesinden sonra 40.337,27 TL alacak gösterildiği, defterlerin usule uygun tutulmamasının bu kayıtların davacı taraf aleyhine delil olma özelliğini kaybettirmeyeceği-
Davacının davalı ile mutabakat kurulduğunu ileri sürdüğü alacak iddiasını kanıtlayamamışsa da davacının yemin teklifi üzerine davalı tarafın yemin etmekten kaçındığı, dolayısıyla bu miktar alacağın varlığını HMK 229 uyarınca ikrar etmiş sayılacağı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verildiği- Taraflar arasındaki uyuşmazlık davalının ticari kayıtlarında da yer alan alacaktan kaynaklanmakta olup davalının 6 adet fatura ile davacıyı borçlandırdığı, faturanın dayanağı olan belgelerin dosya içeriğinde mevcut olmadığı, bu durumda salt faturanın tebliğinin alacağın varlığını kanıtlamayacağı-
Akdi ilişkinin varlığını ve fatura konusu hazır betonun davalıya teslim edildiğini yazılı belge ile kanıtlayamayan davacının yemin teklif ettiği, davalının ihtarlı yemin davetiyesinin tebliğine rağmen, mahkemede hazır bulunmadığı, bu sebeple, yemin konusu vakıaları ikrar ettiğinin kabulü ile fatura muhtevasının itirazsız kesinleştiğinin kabulü gerektiği-
HMK mad. 229/1'e göre, yemin için davet edilen kimse, tayin edilen gün ve saatte mahkemede geçerli bir özrü olmaksızın bizzat hazır bulunmazsa yemin konusu vakıaları ikrar etmiş sayılacağı-