«Zimmet suçu»nun, «küçük düşürücü suç» niteliğinde bulunduğu–
“Haysiyetsiz hayat”ın varlığı için, tasvip edilmeyen davranışın (iliş-kinin) bir yaşam biçimi olarak benimsenmiş olduğunun kanıtlanması gerekeceği–
Davalının yaptığı -müşterek çocuğu öldürmek gibi- şuursuzca bir eylemin, MK. 162 ve 163’de öngörülen boşanma sebebine esas alınamayacağı–
Haysiyetsizce hayat sürmenin, ortak hayat çekilmez boyuta ulaş-madıkça, boşanma nedeni olamayacağı–
Devamlılık arz eden, toplumun değer yargılarıyla bağdaşmayan ve -genel ev çalıştırmak, muhabbet tellallığı yapmak, ayyaşlık, kumarbazlık, esrarkeşlik, doğal olmayan cinsel ilişkide bulunmak, evli bir kadının başkası ile aşk hayatı yaşaması gibi- ayıplanan davranışların «haysiyetsizce hayat sürmek» olduğu–
İfadesi ciddi ve inandırıcı olmayan tanığın beyanına dayanılarak boşanma kararı verilemeyeceği–
“Kasden adam öldürme”nin MK. 163 uyarınca boşanma nedeni olduğu–
Bir olayın hem genel ve hem özel boşanma sebebi niteliğini taşıması halinde, davacının dilerse her iki sebebi birlikte, dilerse sadece bunlardan birisine dayanabileceği–
“Hırsızlık” suçunun, «küçük düşürücü suç» niteliğini taşıdığı–
Davalı-kadının, kadın ticareti yapan bir kadının yanında kalarak çocuğuna bakmasının, tek başına “haysiyetsizce hayat sürme” olarak nitelendirilemeyeceği–