Borçlu şirketin yabancı uyruklu bir şirket olduğu,bu durumda ödeme emri tebligatının bu şirketin Türkiye'de merkez ya da şubesi varsa bu adrese, yoksa Adalet Bakanlığı aracılığıyla davalının yurtdışındaki adresine tebliğ edilmesi gerekirken, anılan şirket yetkilisi olduğu dosya içerisindeki mevcut bilgi ve belgelerle ispat olunamayan kişiye yapılan tebligatın borçlu şirkete yapılmış bir tebligat olarak değerlendirilemeyeceğinin, dolayısıyla haciz tarihi itibariyle ödeme emrinin borçluya tebliğ edilmediğinin, takibin kesinleşmediğinin ve bu sebeple geçerli bir haczin varlığından da bahsedilemeyeceğinin kabulü gerekeceği, bu durumda mahkemece, takip dosyasında geçerli bir haciz bulunmadığından davanın ön koşul yokluğundan reddi gerekeceği-

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı alacaklı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı ...