Eşler, 1979 yılında tarihinde evlenmiş, 2010 yılında açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün kesinleşmesiyle boşanmış olup,  mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiş olduğu (TMK mad. 225/son); sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden, TMK.nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (743 s. TKM mad. 170), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerli olduğu (4722 s. K. mad. 10, TMK. mad. 202/1)- Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanacağı (TMK. mad. 179)- Tasfiyeye konu meskeni davalının 24.09.1993 tarihinde satış yoluyla edindiği, 11.02.2010 tarihinde üçüncü kişiye sattığı, davacı kadının aile mahkemesinde TMK. mad. 194'e dayalı tapu iptal tescil davasını açtığı, 15.12.2010 tarihinde davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği, davalının 28.07.2010 tarihinde anılan davanın yargılaması esnasında tasfiyeye konu taşınmazı tekrar geri aldığı, bu oluşuma ve hayatın olağan akışına göre taşınmazın edinim tarihi itibariyle mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde edinilen taşınmaz olup davanın konusunu katkı payı alacağı oluşturduğu; mahkemece, tarafların çalıştıkları işyerlerinden gelirleri araştırılıp tespit edildikten sonra taşınmazın alımında davacının katkısının belirlenmesi, TKM. mad. 152 uyarınca davalı erkeğin evi geçindirme yükümlülüğünün de gözetilmesi, dava tarihi itibariyle saptanacak taşınmazın sürüm (rayiç) değeri üzerinden davacının katkı payı alacak miktarının belirlenmesi gerektiği-

Dava, mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak isteğine ilişkindir. 01.01.2002 tarihinden önce 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi' nin (TKM) yürürlükte olduğu dönemde, eşler arasında yasal mal ayrılığı rejimi geçerliydi (TKM m.170). TKM' de, mal ...