Kişisel hakları zarara uğrayanların manevi tazminat isteyebileceği, burada kural olarak; doğrudan doğruya zarar görme koşulu söz konusu olduğu, ancak kişilik değerlerinin kapsam ve çerçevesinin hayatın olağan akışına, yerleşik değer yargılarına ve yaşam deneyimine bağlı olarak belirleneceği- Davalıya atfen yer alan ifadeler bir bütün olarak ele alındığında, davalının davacının eserlerinin de yer aldığı kataloğun bütününe yönelik genel bir eleştiri ve değerlendirmede bulunduğu, genel beyan ve yorum niteliğindeki bu açıklamaların davacının kişiliğine yönelik olmadığı, bu haliyle davalının söylemlerinin davacının kişiliğine yönelik bir saldırı oluşturmadığının kabul edilmesi gerekeceği-

Taraflar arasındaki "manevi tazminat"davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 10. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce davanın reddine dair verilen 23.10.2008 gün ve 2008/122 E. 372 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi ...