Borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuruda kredi sözleşmesinin kefili olduğunu ve asıl borçlu hakkında takip yapılmadan kendisi hakkında takip yapılamayacağını ileri sürerek takibin iptalini istediği, takip tarihinden önce alacaklı tarafından takip dayanağı kredi sözleşmesinin asıl borçlusuna ihtarname gönderildiğine ve ihtar sonuçsuz kaldığına göre, müteselsil kefil olan muteriz borçlu yönünden TBK'nun 586. maddesinde öngörülen takip koşulunun gerçekleştiğinin kabulü gerekip, şikayetin reddine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, takibin şekline göre, borçlunun itirazı ile duran takibin devamını sağlayacak şekilde hüküm tesis edilemeyeceği-

Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okun ...