Bizatihi boşanma kararı verilebilmesi için eşlerin kusurlu olup olmadıklarının öneminin olmadığı, kusurun, boşanmanın eki olan nafaka ve tazminat talepleri bakımından araştırılmasının gerekeceği, davacı-davalı koca tarafından açılan ve reddedilen dava 15.9.2004 tarihinde kesinleşmiş olup; bu davanın üç yıllık fiili ayrılık süresi sonunda açıldığı, mahkemenin de kabulünde olduğu gibi ret kararının kesinleşmesinden sonra tarafların bir araya gelmediğinin de kanıtlandığı, bu durumda, Türk Medeni Kanunu’nun 166/son maddesi koşullarının gerçekleştiği-

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm her iki dava yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Türk Medeni Kanununun 166/son maddesi ...