Madenler Anayasanın 168.maddesi gereğince, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olup, aranması ve işletilmesi devlete ait olmakla birlikte devlet bu hakkını belli bir süre için gerçek ve tüzel kişilere devredebileceği- Davacı 3.kişi devlete ait maden sahasını işletme hakkını alan kişi konumunda olduğundan, çıkartılan ve üretilen maden davacıya ait olup borçlu sadece üretime yardımcı konumundaki taşeron firma niteliğinde olduğu-Borçlu ve 3.kişi arasındaki sözleşme 22.07.2011 tarihinde hacizden önce davacı tarafından fesih edildiğinden, haczedilen madenin borçlu elinde ve borçluya ait olduğundan söz edilemeyeceğinden mahkemece, davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-

Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: Dav ...