Davalının eşini istemediği, üç yıl önce babasıyla ailesinin yanına gönderip bıraktığı, bu suretle birlikte yaşamaktan kaçındığı, bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte bir geçimsizliğin mevcut ve sabit olduğu, olayların akışı karşısında davacının dava açmakta haklı olduğu-
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı (kadın) tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1- Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden davalının, eşini istemediği, ...