Faktoring şirketinin, faktoring işlemiyle devraldığı alacağın temliki hükümlerine tabi olduğu, bu kabul çerçevesinde davacının dava konusu çekler nedeniyle davalı şirkete borçlu olmadığı yönündeki kararın kesinleşmiş olduğu, asıl davaya konu 16.10.2013 ve 20.11.2013 keşide tarihli çeklerin aynı zamanda bozma ilamına konu olan birleşen işbu davaya dahi konu edildiği, böylelikle birleşen dosya davacısı tarafından çeklerin bedelsizliğinin bu şekilde ispatlanmış olduğu, bedelsizliğin asıl davada hükmen kesinleşmesi karşısında birleşen dosya davacısının birleşen dosya davalısı şirkete karşı bu şahsi defiyi ileri sürebilmesinin mümkün bulunduğu, hal böyle olunca birleşen davaya konu olan 20.11.2013 keşide tarihli çek yönünden davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti gerektiği, somut olayın özellikleri dikkate alındığında birleşen dosyadaki davacının, aleyhine dava açtığı ... yönünden davanın kabulü karşısında bu şirketin İİK 72/4 hükmü gereği tazminat talebinin öncelikle reddolunması gerektiği, zira davalı şirketin haksız çıktığı, öte yandan davacının, davalı ... aleyhine açmış olduğu davada, davalı şirket haksız olsa dahi davalının kötü niyetli takip yaptığına dair somutlaştırılmış vakıa ve ispatlanmış bir durumun olmadığı, bu nedenle davacının İİK m.72/f.5 hükmüne dayalı kötü niyet tazminat talebinin reddi gerektiği, adı geçen birleşen davaya konu olan çeklerin bedelinin ABD doları cinsinden yazıldığı, davacı ise dava öncesi ödenen 100.000,00 ABD doları çek yönünden dava değerini dolar olarak belirttiği, birleşen dosya davalısı tarafından tahsil olunan bu bedelin iadesini talep ettiği, birleşen dosya davacı vekili, 08.12.2023 tarihli açıklayıcı dilekçesinde bu yöndeki beyanını tekrarladığı, talep yabancı paranın aynen ödenmesi talebi niteliğinde olduğundan alacaklının aynen ödemeyi tercih etmesi hâlinde borçlunun borcunun yabancı para üzerinden ödenmesi gerektiği, alacaklının yabancı para birimiyle ifayı talep etmesi hâlinde borçluya aynen veya fiili ödeme tarihi TL karşılığı ödeme biçimindeki sınırlı seçimlik yetkiyi de verdiği, alacaklıya yabancı para olarak teslim edilmesi mümkün olmadığından, yabancı para alacağının aynen ödenmesini istemiş olan alacaklının fiili ödeme günü üzerinden TL karşılığını tahsilini talep etmesi gerektiği, bu nedenle birleşen davaya konu olan 16.10.2013 keşide tarihli çek nedeniyle davalı tarafın, çeki keşide eden davacı aleyhine tahsil etmiş olduğu 100.000,00 USD'nun dava açılmadan önce tahsil etmiş edilmesi nedeniyle bu bedelin davalı tarafından davacıya ödenmesi gerektiği gerekçesiyle asıl davaya dair karar şeklen kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına, birleşen dava yönünden mahkemenin kararı şeklen kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına, birleşen ... sayılı dosya yönünden davacının, dava konusu olan 20.11.2013 keşide tarihli çek yönünden davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, davalının kötü niyetle yaptığı takibin varlığı anlaşılamadığından, davacının İİK m.72/f.5 hükmüne dayalı kötü niyet tazminatı talebinin reddine, davalının İİK m.72/4 e dayalı icra tazminatı talebinin, yasal koşulları oluşmadığından reddine, davacının, dava konusu olan 16.10.2013 keşide tarihli çekin tüm bedelinin dava açılmadan önce davalı tarafından tahsil olunması karşısında, 100.000,00 USD'nin bu miktarın tahsil edildiği 24.10.2013 tarihinden itibaren devlet bankalarının ABD doları cinsinden bir yıllık vadeli hesaba fiilen ödediği en yüksek faizi ile birlikte ve fiili ödeme günündeki kur üzerinden davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalının kötü niyetle yaptığı takibin varlığı anlaşılamadığından, davacının İİK m.72/f.5 hükmüne dayalı kötü niyet tazminatı talebinin reddine, davalının İİK m.72/4 e dayalı icra tazminatı talebinin, yasal koşulları oluşmadığından reddine karar verildiği-

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak verilen karar birleşen 20213/297 E. sayılı davada davalı ...Ş vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne ka ...